Amsterdam’da Gezilecek Yerler – Haritalı 2025 Gezi Rehberi

Avrupa’nın en özgün şehirlerinden biri olan Amsterdam, tarihi kanalları, taş döşeli dar sokakları ve kültürel zenginlikleriyle her yıl milyonlarca gezgini kendine çekiyor. Hollanda’nın başkenti olan bu büyüleyici şehir, sadece tarih meraklıları için değil, sanatseverler, alışveriş tutkunları ve doğayla iç içe olmayı sevenler için de tam bir cazibe merkezi. UNESCO Dünya Mirası listesine giren kanal ağı, muhteşem müzeleri ve benzersiz mimarisi ile Amsterdam, ziyaretçilerine her köşede farklı bir hikâye sunuyor.

Şehirde yapacak o kadar çok şey var ki, ister klasik rotalardan ilerleyin, ister ara sokaklara dalın, burada sıkılmanız mümkün değil. Amsterdam gezilecek yerler listenizi hazırlarken hem popüler hem de biraz daha az bilinen durakları keşfetmeye hazırsanız, bu rehber tam size göre.

Zaten benim de kişisel favorilerim arasında yer alan Amsterdam, her fırsatta gitmekten büyük keyif aldığım bir şehir. Şu ana kadar tam 6 kez bu büyüleyici şehri gezdim ve her defasında farklı bir Amsterdam deneyimledim. Kanalların dinginliğinde yürümek, müzeler arasında kaybolmak, sokaklarında gezindikçe şehrin ruhuna bir kez daha hayran kalmak… Ne zaman yolum düşse, buradan mutlu anılarla dönüyorum. İmkan buldukça tekrar tekrar gitmekten sıkılacağımı sanmıyorum.

Bu rehberde, 2025 yılı için en güncel Amsterdam gezilecek yerler rotasını oluşturduk. Haydi başlayalım! 🙂

Amsterdam Gezilecek Yerler Haritası

Amsterdam’da kaybolmak belki romantik bir fikir gibi gelebilir ama zamanı verimli kullanmak isteyenler için harika bir çözümüm var. 🙂 Şehirde gezilmesi gereken tüm noktaları, önerdiğim otelleri, alışveriş alanlarını ve en güzel fotoğraf çekim yerlerini işaretlediğim özel bir Google Haritası hazırladım.

Bu harita sayesinde, Amsterdam sokaklarında dolaşırken nerede ne var kolayca bulabilir, rotanızı anında oluşturabilirsiniz. Özellikle cep telefonundan açıp yakınlaştırarak detayları görebilir, pratik bir şekilde gezilecek yerler listenizi oluşturabilirsiniz.

Amsterdam gezilecek yerler listemize şimdi adım adım göz atmaya başlayalım! 🛫✨İlk durağımız, şehrin karakterini de oluşturan kanallar.

1. Amsterdam Kanalları

Amsterdam’ın o meşhur kanallarında bir gezintiye çıkmadan şehri tam anlamıyla keşfetmiş sayılmazsınız! Yaklaşık 100 kilometre uzunluğundaki bu su yolları, şehri adeta bir ağ gibi sarıyor ve Amsterdam’a “Kuzey’in Venedik’i” unvanını kazandırıyor. Kanallar, 17. yüzyılda şehrin ticaret yollarını geliştirmek için inşa edilmiş ve bugün hem yerel halkın yaşamına hem de turistik deneyimlere ev sahipliği yapıyor. UNESCO Dünya Mirası listesine alınan bu eşsiz yapı, Amsterdam’a gelen herkesin mutlaka görmesi gereken bir güzellik sunuyor.

En ünlü üç kanal olan Herengracht, Keizersgracht ve Prinsengracht, Amsterdam’da gezilecek yerler listenizin başında olmalı. Herengracht boyunca yürürken ihtişamlı tüccar evleri göreceksiniz, Prinsengracht ise kafeleri ve sanat galerileriyle öne çıkıyor. Kanallar boyunca uzanan tarihi köprüler ve yansıyan ışıklar, fotoğraf çekmek isteyenler için de harika bir atmosfer yaratıyor.

Ancak sadece yürümekle yetinmek olmaz! Şehri gerçekten tanımak istiyorsanız, kanal turu en güzel yol. 😊

Kanal turunun en kolay yolu…

Benim için kanal turu, Amsterdam’ı keşfetmenin en keyifli anlarından biri oldu. Tur seçenekleri çok çeşitli; gündüz turları, romantik akşam gezileri, yemekli veya sesli rehberli seçenekler mevcut. Kendi deneyimlerime dayanarak en pratik ve bilgilendirici olanını tavsiye edeceğim: 🎫 GPS sesli rehber ile düzenlenen 1 saatlik kanal turu. Bu tur sayesinde, şehri su üzerinden izlerken, tarihi yapılar ve mimariler hakkında detaylı bilgi edinebiliyorsunuz.

🏨Ufak bir tavsiye

Kanal turunuzu özellikle sabah erken saatlerde ya da akşam geç saatlerde yapın. Böylece kalabalık iskelelerden uzak, daha huzurlu bir gezi yapabilirsiniz.

Benim favori kalkış noktam, şehir merkezinin kalbi olan Amsterdam Centraal İstasyonu önü. Buradan başlayan turlar hem merkezi hem de ulaşımı kolay. Son iki seyahatimde konakladığım ibis Amsterdam Centre, bu tur kalkış noktasına sadece birkaç adım mesafede. Kanal turuna sabah erkenden başlamayı planlıyorsanız, bu otelde konaklamanızı kesinlikle öneririm. 🙂

2. Dam Meydanı

Amsterdam’ın kalbi olarak kabul edilen Dam Meydanı, şehri keşfetmeye başlamak için en doğru adreslerden biri. Burası hem tarihi yapıları hem de canlı atmosferiyle Amsterdam’ın ruhunu en iyi hissedebileceğiniz yerlerden. 13. yüzyılda Amstel Nehri üzerine inşa edilen bir baraj (Dam) sayesinde ortaya çıkan bu meydan, adını da buradan alıyor. Zamanla etrafında gelişen şehir, bugünkü Amsterdam’ın temelini oluşturmuş.

Meydanda göz alıcı yapılar sizi karşılıyor. Bunların başında gelen Kraliyet Sarayı, ihtişamlı dış cephesiyle meydanın en dikkat çekici binası. Eskiden şehir belediyesi olarak kullanılırken, günümüzde çeşitli tören ve davetlere ev sahipliği yapıyor. Hemen yanında yer alan Nieuwe Kerk (Yeni Kilise) ise kraliyet düğünleri ve sergileriyle bilinen bir diğer önemli yapı. Dam Meydanı’nın tam ortasında yükselen Ulusal Anıt, II. Dünya Savaşı’nda hayatını kaybedenler anısına dikilmiş ve anma törenlerinin merkezi haline gelmiş.

Meydanın dinamik yapısı her mevsim başka bir yüzünü gösteriyor. Sokak sanatçıları, gösteriler, festivaller… Burası günün her saatinde canlı. Eğer alışveriş seviyorsanız, meydanın etrafındaki mağazalar, hediyelik eşya dükkanları ve kafeler tam size göre. Özellikle Dam Square Souvenirs isimli dükkâna uğramanızı tavsiye ederim. Burası meydanın sağ alt köşesinde bulunuyor ve orijinal hediyelik eşyalarıyla öne çıkıyor. Standart turistik ürünlerin dışında daha kaliteli seçenekler arayanlar için güzel bir adres.

📍 Dam Meydanı konumu için tıklayın.

3. Rijksmuseum

Amsterdam denince akla gelen ilk müzelerden biri olan Rijksmuseum, sanat ve tarih tutkunlarının mutlaka görmesi gereken bir durak. 1800’lü yılların başında kurulan ve bugünkü binasına 1885 yılında taşınan müze, Hollanda’nın en büyük ve en kapsamlı sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. Gotik ve Rönesans mimarisinin izlerini taşıyan görkemli binasıyla bile başlı başına bir sanat eseri olan Rijksmuseum, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlıyor.

Müzenin koleksiyonunda yaklaşık 1 milyon eser bulunuyor. Özellikle Hollanda Altın Çağı’na ait eserler ön planda. Rembrandt’ın ünlü Gece Devriyesi, Vermeer’in zarif tabloları ve Frans Hals’ın etkileyici portreleri, sanatseverler için adeta birer hazine. Bunun yanı sıra, dekoratif sanatlar, Asya sanatı ve tarihi nesneler de müzenin diğer önemli bölümlerini oluşturuyor. Her bir salon, sizi bambaşka bir döneme, bambaşka bir hikâyeye götürüyor.

Ancak, Amsterdam’da görülmesi gereken yerler arasında en popüler olan bu müzeye giriş için biraz hazırlıklı olmanız gerekebilir. Özellikle yüksek sezonda müzenin önünde uzun kuyruklar oluşabiliyor. Sınırlı vaktinizi bu kuyruklarda harcamak istemezsiniz değil mi? İşte bu noktada bir önerim var:

🎫 Rijksmuseum’u sıra beklemeden gezmek için giriş biletinizi buradan alın. Üstelik bu bilet sayesinde ücretsiz iptal imkânınız da oluyor. Böylece planlarınız değişse bile esnek kalabiliyorsunuz.

📍 Rijksmuseum konumu için tıklayın.

4. Van Gogh Museum

Dünyanın en ünlü ressamlarından biri olan Vincent van Gogh’un eserlerini bir arada görmek istiyorsanız, Amsterdam’daki Van Gogh Museum tam size göre! Burası, sanatçının hayatı boyunca yaptığı yüzlerce eseri ve kişisel mektuplarını bir araya getirerek sanatseverlere eşsiz bir deneyim sunuyor. 1973 yılında açılan müze, hem mimarisi hem de sunduğu içerikle Amsterdam gezilecek yerler listesinin en özel duraklarından biri.

Müzede 200’den fazla tablo, 500’den fazla çizim ve Van Gogh’un yazdığı yüzlerce mektup bulunuyor. Sanatçının fırtınalı hayatına, duygularına ve yaratıcılığına tanıklık edeceğiniz bu yolculukta, ünlü Ayçiçekleri, Patates Yiyenler ve Yatak Odası gibi eserleri yakından görebilirsiniz. Ayrıca, Van Gogh’un etkilendiği ve etkileşimde bulunduğu diğer sanatçılara ait eserler de koleksiyonun bir parçası.

Ancak burası da Amsterdam’ın en çok ziyaret edilen yerlerinden biri olduğu için biletinizi önceden almanız şart. Özellikle yoğun sezonda ya da hafta sonlarında uzun kuyruklarla karşılaşabilirsiniz. Bu yüzden size tavsiyem, 🎫 Van Gogh Müzesi giriş biletinizi buradan satın alarak planınızı güvenceye almanız. Üstelik bu bilet, ücretsiz iptal imkânı da sunuyor. Böylece seyahatinizde bir değişiklik olursa, esnek kalabilirsiniz.

5. Vondelpark

Amsterdam’ın karmaşasından biraz uzaklaşıp doğayla iç içe bir mola vermek istiyorsanız, Vondelpark tam aradığınız yer olabilir. Şehrin en büyük parkı olan bu alan, 1865 yılında açılmış ve adını ünlü Hollandalı şair Joost van den Vondel’den almış. Yaklaşık 47 hektarlık geniş bir alana yayılan park, hem yerel halkın hem de turistlerin en sevdiği kaçış noktalarından biri.

Vondelpark, sadece yürüyüş yapmak için değil, aynı zamanda bisiklete binmek, piknik yapmak, açık hava tiyatrolarını izlemek ya da sadece gölgede dinlenmek için de ideal. Bahar ve yaz aylarında, rengarenk çiçekler ve göletlerin etrafında vakit geçirmek, Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında huzur dolu bir alternatif sunuyor. Özellikle sabah erken saatlerde parkın dinginliği bambaşka. Yolunuz buraya düşerse, Amsterdam’ın gürültüsünden uzak, doğayla baş başa bir anın tadını çıkarabilirsiniz.

📍 Vondelpark konumu için tıklayın.

6. Anne Frank’ın Evi

Amsterdam’daki en dokunaklı ve anlamlı duraklardan biri hiç şüphesiz Anne Frank’ın Evi. II. Dünya Savaşı sırasında ailesiyle birlikte bu evin gizli bir bölmesinde saklanan Anne Frank, yazdığı günlükle dünya çapında tanındı ve yaşadığı trajediyi milyonlara anlattı. Bugün müze olarak düzenlenen bu ev, sadece bir gezi noktası değil, aynı zamanda insanlık tarihine bir ayna tutan bir bellek mekânı.

Anne Frank’ın günlüğünü okuduysanız ya da onun hikayesini biliyorsanız, bu evi ziyaret etmek çok daha derin bir anlam kazanıyor. Müzede, Anne’in yaşadığı alanları görebilir, orijinal günlük sayfalarını inceleyebilir ve o dönemin karanlık atmosferini daha iyi anlayabilirsiniz. Özellikle gizli bölmeye girdiğinizde, yıllar boyunca orada yaşamış insanların hislerine ortak oluyorsunuz.

Ancak burada önemli bir nokta var: Biletler haftalar öncesinden tükenebiliyor. Özellikle yaz aylarında ve hafta sonlarında yoğun ilgi gören bu müze için planınızı önceden yapmanız şart. Resmi sitesinden alacağınız biletlerle, bu etkileyici deneyimi sıra beklemeden yaşayabilirsiniz. Amsterdam gezilecek yerler listenizde bu durağı mutlaka önceliklendirin.

📍 Anne Frank’ın Evi konumu için tıklayın.

7. Begijnhof

Amsterdam’ın merkezinde, yoğun kalabalığın hemen yanı başında yer alan Begijnhof, adeta bir huzur vahası. Bu kapalı avlu, 14. yüzyıldan kalma ve Amsterdam’ın en eski yerleşim alanlarından biri olarak biliniyor. Begijnhof, dindar fakat manastır hayatı yaşamayan kadınların kaldığı bir topluluk olarak tarihte yer almış. Bugün ise sakin atmosferi ve tarihi binalarıyla ziyaretçilerini büyülemeye devam ediyor.

Avlunun içinde bulunan Houten Huys, Amsterdam’daki en eski ahşap evlerden biri. Ayrıca burada iki kilise bulunuyor: Katolik Begijnhof Chapel ve İngiliz Protestan Kilisesi. Bu bölgeyi gezerken sessizliğe dikkat etmek önemli. Burada hâlâ yaşayan insanlar var ve sessizlik, onlara saygının bir göstergesi. Yaz aylarında geç saatlere kadar hava aydınlık olsa da, avlunun kapıları erken kapanabiliyor. Ziyaretinizi buna göre planlamanızı öneririm.

📍 Begijnhof konumu için tıklayın.

8. Amsterdam Çiçek Pazarı

Renkli laleler, rengarenk süs bitkileri ve çeşit çeşit hediyelik eşya… Amsterdam Çiçek Pazarı (Bloemenmarkt), hem yerel halkın hem de turistlerin uğrak noktası. 1862 yılında kurulan bu yüzen pazar, kanallar üzerinde kurulmuş tezgahlarıyla dünyada bir eşi benzeri daha olmayan bir yer. Amsterdam’da gezilecek yerler arasında hem kültürel hem de alışveriş için ilginç bir durak.

Burada sadece çiçek değil, klasik Hollanda temalı hediyelikler de bulabilirsiniz. Özellikle lale soğanları, peynir çeşitleri, minyatür yel değirmenleri ve tahta ayakkabılar gibi ürünler, sevdiklerinize alabileceğiniz güzel hediyeler arasında. Ayrıca buradaki fiyatlar, şehir merkezindeki dükkânlara göre genelde daha uygun oluyor. Tabii kalite konusunda da biraz seçici olmakta fayda var. Özellikle bütçeniz sınırlıysa, dönüşte hediyelik almak için burası iyi bir tercih olabilir.

📍 Amsterdam Çiçek Pazarı konumu için tıklayın.

9. Kraliyet Sarayı

Amsterdam’ın görkemli yapılarından biri olan Kraliyet Sarayı (Koninklijk Paleis), Dam Meydanı’nın göz alıcı simgelerinden biri. 17. yüzyılda, Hollanda’nın Altın Çağı döneminde inşa edilen bu ihtişamlı yapı, aslında bir belediye binası olarak tasarlanmış. Ancak sonrasında hollanda kraliyet ailesi tarafından saray olarak kullanılmaya başlanmış ve bugüne kadar bu işlevini sürdürüyor.

Mimarisiyle büyüleyen bu sarayın en etkileyici özelliklerinden biri, cephesindeki kabartmalar ve iç mekânındaki devasa avizeler. İçeride, kraliyet davetleri, resepsiyonlar ve törenler düzenleniyor. Ziyaretçiler için belirli zamanlarda açık olan sarayda, tarih boyunca yapılan etkinliklerin izlerini sürebilir, etkileyici salonları ve sanat eserlerini görebilirsiniz. Özellikle Adalet Salonu, devasa boyutları ve süslemeleriyle dikkat çekiyor.

Amsterdam’da gezilecek yerler arasında prestijli bir yere sahip olan Kraliyet Sarayı’nı ziyaret etmek istiyorsanız, 🎫 Kraliyet Sarayı Giriş Bileti ve Sesli Rehber seçeneğini değerlendirebilirsiniz. Bu sayede sarayın tarihini daha yakından öğrenebilir, gezinizi anlamlı bir deneyime dönüştürebilirsiniz.

📍 Kraliyet Sarayı konumu için tıklayın.

10. Artis Kraliyet Hayvanat Bahçesi

Eğer Amsterdam gezinize biraz doğa ve eğlence katmak isterseniz, rotanızı Artis Kraliyet Hayvanat Bahçesi’ne çevirebilirsiniz. 1838 yılında kurulan bu tarihi hayvanat bahçesi, sadece hayvanları değil, aynı zamanda botanik bahçeleri, akvaryumu ve planetaryumu ile de öne çıkıyor. Hem yetişkinler hem de çocuklar için keyifli bir deneyim sunan bu alan, Amsterdam’ın en eski hayvanat bahçesi olma özelliğini taşıyor.

Yaklaşık 900’den fazla tür hayvanın bulunduğu Artis, geniş yürüyüş yolları ve yemyeşil alanlarıyla tam bir nefes alma noktası. Özellikle aslanlar, zürafalar, deniz canlıları ve kuş türleri arasında gezinirken zaman nasıl geçiyor anlamıyorsunuz. Eğer biraz doğa ile iç içe, sakin bir mola vermek isterseniz, burayı mutlaka listenize alın.

📍 Artis Kraliyet Hayvanat Bahçesi konumu için tıklayın.

11. Damrak Caddesi

Amsterdam’ın kalbinde uzanan Damrak Caddesi, Centraal İstasyonu’ndan Dam Meydanı’na kadar uzanan hareketli bir rota sunuyor. Burası, şehre adım atar atmaz sizi karşılayan enerjik bir cadde. Yol boyunca sıralanan mağazalar, hediyelik eşya dükkanları, restoranlar ve kafe zincirleriyle burası tam bir alışveriş ve yeme-içme cenneti.

Damrak Caddesi’nin en ünlü duraklarından biri ise Manneken Pis patates kızartmacısı. Belçika kökenli bu meşhur sokak lezzeti, Amsterdam’da da oldukça popüler. Kalın kesilmiş, çıtır çıtır patateslerin üzerine eklenen farklı soslar, burayı özellikle turistler için cazip hale getiriyor. Amsterdam’da gezilecek yerler arasında bu caddeyi bir yürüyüşle keşfetmek, şehrin atmosferini yakalamak açısından harika bir fırsat.

📍 Damrak Caddesi konumu için tıklayın.

12. Oude Kerk

Amsterdam’ın en eski yapılarından biri olan Oude Kerk (Eski Kilise), 13. yüzyılda inşa edilmiş ve zamanla şehrin dini ve sosyal yaşamında önemli bir rol oynamış. Gotik mimarisiyle dikkat çeken bu kilise, hem sanat tarihi hem de mimari açısından Amsterdam’da görülmesi gereken yerler arasında.

İçeri girdiğinizde, ahşap tavanları ve devasa vitray pencereleriyle büyüleniyorsunuz. Ayrıca kilisenin çevresi, Amsterdam’ın meşhur Red Light District bölgesine oldukça yakın. Bu zıtlık, Oude Kerk’i daha da ilginç kılıyor; bir yanda tarihi bir ibadet yeri, diğer yanda Amsterdam’ın modern yüzü.

📍 Oude Kerk konumu için tıklayın.

13. Jordaan

Amsterdam’ın en karakteristik ve huzurlu bölgelerinden biri olan Jordaan, gezginlerin kalbini çalan semtlerden. Şehrin merkezine oldukça yakın ama kalabalık turist akışından biraz daha izole bir alan. Daracık sokaklar, butik dükkanlar, sanat galerileri ve yerel kafelerle dolu bu semt, Amsterdam’ın ruhunu en samimi haliyle yansıtıyor. Bir zamanlar işçi sınıfının yaşadığı bu bölge, bugün sanatçıların, tasarımcıların ve özgün butiklerin merkezi haline gelmiş durumda.

Jordaan’da dolaşırken, sıradan bir sokak köşesinde bile güzel bir sanat galerisine ya da el yapımı ürünler satan bir dükkâna rastlayabilirsiniz. Amsterdam’da gezilecek yerler arasında burası biraz daha yerel yaşamı deneyimlemek isteyenler için biçilmiş kaftan. Yolunuz buraya düştüğünde, küçük kafelerden birinde kahvenizi yudumlayıp sokakları izleyerek bir mola vermeyi unutmayın.

📍 Jordaan Mahallesi konumu için tıklayın.

14. Rembrandt Evi Müzesi

Sanat denilince akla ilk gelen isimlerden biri olan Rembrandt van Rijn, Amsterdam ile özdeşleşmiş büyük bir usta. Onun yaşadığı ve eserlerini ürettiği evi görmek, sanatseverler için eşsiz bir deneyim. Rembrandt Evi Müzesi (Rembrandthuis), sanatçının 1639-1658 yılları arasında yaşadığı ve çalıştığı bu tarihi binada, hem onun eserlerini hem de dönemine ait sanat ortamını gözler önüne seriyor.

Müzede Rembrandt’ın atölyesini, yaşadığı odaları, kullandığı baskı tekniklerini görebilir ve sanatçının hayatına dair pek çok detay öğrenebilirsiniz. Ayrıca, dönemin sanat eserleri ve objeleri de sergileniyor. Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında sanata doyabileceğiniz bu müze, şehirdeki sanat duraklarından biri olmalı.

📍 Rembrandt Evi Müzesi konumu için tıklayın.

15. Red Light District (Kırmızı Fener Mahallesi)

Amsterdam’ın belki de en çok merak edilen bölgelerinden biri: Red Light District. Şehrin merkezinde yer alan bu ünlü bölge, vitrinli evleri, sex shopları ve yetişkinlere yönelik eğlence mekanlarıyla biliniyor. Ancak burası aynı zamanda şehrin tarihi dokusunu da barındıran bir alan. Gündüz saatlerinde bölgeyi keşfetmek, kanalların kıyısında yürümek ve eski binaları görmek oldukça keyifli. Akşam saatlerinde ise bölge çok daha hareketli bir hale geliyor.

Burada gezerken dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta var: Vitrinlerdeki kadınların fotoğrafını çekmek kesinlikle yasak. Bu kurala uymayanlara karşı tepkiler oldukça sert olabiliyor. Ayrıca, vitrinlerde kırmızı ışık yanıyorsa bu kişinin kadın, mavi ışık yanıyorsa trans birey olduğu anlamına geliyor. Her ne kadar Amsterdam Avrupa’nın en güvenli şehirlerinden biri olsa da, Red Light District geceleri yan kesiciler ve uyuşturucu satıcılarının dolaştığı bir yer haline gelebiliyor. Bu yüzden dikkatli olmakta fayda var.

📍 Red Light District konumu için tıklayın.

16. De 9 Straatjes (9 Sokaklar)

Alışveriş tutkunları için Amsterdam’ın en güzel bölgelerinden biri olan De 9 Straatjes, yani “9 Sokaklar”, tam anlamıyla bir butik cenneti! Ünlü Herengracht ve Prinsengracht kanalları arasında kalan bu küçük sokak ağı, vintage mağazalar, tasarım butikleri, yerel markalar ve sevimli kafelerle dolu. Büyük zincir mağazalardan uzak, daha özgün bir alışveriş deneyimi arıyorsanız burası tam size göre.

Sokakların isimleri bile Amsterdam’ın tarihine gönderme yapıyor: Reestraat (Geyik Sokağı), Hartenstraat (Kalp Sokağı), Wolvenstraat (Kurt Sokağı)… Bu sokaklarda dolaşırken, Amsterdam’da yapılacak şeyler listenize alışveriş keyfini ekleyebilir, sokak aralarındaki kafelerde kısa molalar verebilirsiniz.

📍 De 9 Straatjes konumu için tıklayın.

17. NEMO (New Metropolis Museum)

Amsterdam’da bilim ve teknolojiyi eğlenceli bir şekilde keşfetmek isteyenler için NEMO Science Museum kesinlikle kaçırılmaması gereken bir durak. Özellikle çocuklu aileler için tam bir cennet! Ama merak etmeyin, yetişkinler için de oldukça keyifli bir deneyim sunuyor. 1997 yılında açılan ve ünlü İtalyan mimar Renzo Piano tarafından tasarlanan bu etkileyici bina, deniz kenarındaki gemi formuyla zaten uzaktan bile ilgi çekiyor.

Müzenin içinde, fiziksel deneylerden kimya gösterilerine, teknoloji ile ilgili interaktif sergilere kadar birçok farklı alan bulunuyor. Burada bilimle eğlenerek öğrenmek mümkün. Özellikle müzenin teras katına çıkmanızı mutlaka tavsiye ederim. Harika bir Amsterdam manzarası sunan bu alan, şehrin farklı bir perspektiften görülebileceği keyifli bir mola noktası.

📍 NEMO Science Museum konumu için tıklayın.

18. A’DAM Lookout

Şehri kuşbakışı izlemek isteyenler için A’DAM Lookout, Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında adrenalin dolu bir seçenek sunuyor! Şehir merkezinin hemen karşısında, IJ Nehri kıyısında yer alan bu seyir terası, Amsterdam’ın en güzel panoramik manzaralarından birini sunuyor. Modern tasarımı ve eğlenceli atmosferi ile öne çıkan A’DAM Lookout’un en ilgi çekici yanı ise şüphesiz Over the Edge adındaki Avrupa’nın en yüksek salıncağı! Evet, yanlış duymadınız. Bu dev salıncakta, şehrin 100 metre üzerinde sallanırken Amsterdam’ı izleyebiliyorsunuz.

Salıncağa binmeseniz bile terasta vakit geçirmek oldukça keyifli. Özellikle gün batımında şehri izlemek için harika bir nokta. Ayrıca A’DAM Lookout içinde restoran ve bar alanları da bulunuyor, böylece bir şeyler atıştırırken manzaranın tadını çıkarabilirsiniz.

📍 A’DAM Lookout konumu için tıklayın.

19. Leidseplein

Eğlencenin ve gece hayatının kalbinin attığı bir başka adres: Leidseplein. Amsterdam’ın en hareketli meydanlarından biri olan bu alan, akşam saatlerinde ışıklarıyla ve kalabalığıyla bambaşka bir havaya bürünüyor. Gündüzleri ise sokak sanatçılarının gösterileri, kafelerde oturan insanlar ve alışveriş yapanlarla dolu.

Leidseplein çevresinde birçok tiyatro, müzik salonu, bar ve kulüp bulunuyor. Özellikle Melkweg ve Paradiso gibi ünlü müzik mekanları burada yer alıyor. Eğer Amsterdam’da bir konser ya da canlı performans izlemek istiyorsanız, bu bölge tam size göre. Ayrıca meydanın etrafında bolca restoran ve kafe de bulunuyor. Günün her saatinde burada vakit geçirebilir, Amsterdam’ın enerjisini doyasıya hissedebilirsiniz.

📍 Leidseplein konumu için tıklayın.

20. Albert Cuypmarkt

Amsterdam’ın en büyük ve en ünlü açık hava pazarı olan Albert Cuypmarkt, hem yerel yaşamı gözlemlemek hem de alışveriş yapmak için harika bir adres. De Pijp semtinde yer alan bu pazar, 1905’ten beri faaliyet gösteriyor ve haftanın altı günü açık.

Burada meyve-sebzeden, taze balıklara; peynirden, kıyafetlere kadar aklınıza gelebilecek her şeyi bulabilirsiniz. Ayrıca ünlü Hollanda sokak lezzetlerinden stroopwafel’i taze taze burada deneyebilirsiniz. Pazarın en güzel tarafı ise sadece alışveriş değil, aynı zamanda Amsterdam’ın yerel havasını hissetmek. Turistik bölgelerden biraz uzaklaşıp halkın arasına karışmak istiyorsanız, burası listenizde olmalı.

📍 Albert Cuypmarkt konumu için tıklayın.

21. Heineken Experience

Amsterdam’ın en ilgi çekici interaktif müzelerinden biri olan Heineken Experience, dünyaca ünlü Heineken markasının tarihini, üretim sürecini ve marka kültürünü keşfetmek isteyenler için farklı bir deneyim sunuyor. 1867 yılında açılan bu eski bira fabrikası, yıllar boyunca üretime devam etmiş ve ardından modern bir müze haline getirilmiş. Burada üretim tekniklerinden, markanın dünyaya nasıl yayıldığına kadar birçok ilginç detayı öğrenebiliyorsunuz.

Fabrikanın tarihini, kullanılan hammaddeleri ve üretim sürecini anlatan interaktif sergiler sayesinde hem eğleniyor hem de öğreniyorsunuz. Amsterdam’da gezilecek yerler arasında farklı bir deneyim yaşamak isteyenler için Heineken Experience, eğitici ve keyifli bir durak. Ziyaretin sonunda markanın ürünlerinin sunulduğu alanları görmek mümkün, ancak bizim kültürel hassasiyetlerimiz gereği bu alanlardan bahsetmeye gerek duymuyorum. Mekânın sunduğu deneyim, marka hikayesi ve interaktif alanları ile sınırlı tutulabilir.

📍 Heineken Experience konumu için tıklayın.

22. Ulusal Denizcilik Müzesi

Denizciliğin tarihine meraklıysanız, Ulusal Denizcilik Müzesi (Scheepvaartmuseum) sizi 17. yüzyıl Hollanda’sının denizcilik dönemine götürecek! Amsterdam’ın altın çağında denizcilik, şehrin zenginliğinin temel taşlarından biriydi. Bu müzede o dönemden kalma haritalar, gemi modelleri, denizcilik aletleri ve sanat eserleri sergileniyor.

Müzenin en dikkat çeken parçası ise, rıhtımda demirlemiş olan 17. yüzyıl dönemi bir ticaret gemisinin birebir kopyası. Geminin içini gezebilir, o dönemde denizcilerin nasıl yaşadığını yakından görebilirsiniz. Amsterdam gezilecek yerler arasında tarih meraklıları için unutulmaz bir durak.

📍 Ulusal Denizcilik Müzesi konumu için tıklayın.

23. Stedelijk Museum (Stedelijk Müzesi)

Modern sanat ve tasarım meraklılarının Amsterdam’daki favori duraklarından biri: Stedelijk Museum. 19. ve 20. yüzyıl sanatına odaklanan bu müze, Van Gogh, Mondrian, Malevich gibi dünyaca ünlü sanatçıların eserlerine ev sahipliği yapıyor. Aynı zamanda çağdaş sanatın en önemli temsilcilerinden olan birçok sanatçının işleri burada sergileniyor.

Müzenin mimarisi de oldukça dikkat çekici. Özellikle modern beyaz uzantısı, halk arasında “banyo küveti” lakabıyla anılıyor. Amsterdam’da gezilecek yerler arasında sanatla iç içe bir gün geçirmek isteyenler için Stedelijk Müzesi kesinlikle önerilir.

📍 Stedelijk Museum konumu için tıklayın.

24. Kalverstraat

Alışveriş severlerin Amsterdam’daki ana rotası: Kalverstraat. Şehrin tam kalbinde yer alan bu cadde, her iki yanında dizili mağazalar, butik dükkanlar ve zincir markalarla dolu. Amsterdam Centraal İstasyonu’ndan Dam Meydanı’na doğru yürürken bu cadde boyunca, hem uluslararası markalar hem de Hollanda’ya özgü butiklere rastlayabilirsiniz.

Kalverstraat, özellikle hafta sonları oldukça kalabalık oluyor. Ancak alışveriş yapmak, sokak müzisyenlerini dinlemek ya da küçük kafelerde mola vermek için oldukça keyifli bir güzergâh. Amsterdam’da yapılacak şeyler listenize alışverişi de eklemek isterseniz, burası doğru adres!

📍 Kalverstraat konumu için tıklayın.

25. Amsterdam Tren İstasyonu (Amsterdam Centraal)

Şehrin ana ulaşım noktası olan Amsterdam Centraal İstasyonu, sadece bir tren garı değil, aynı zamanda etkileyici mimarisi ve merkezi konumuyla önemli bir cazibe merkezi. 1889 yılında açılan bu istasyon, Hollanda’nın dört bir yanına ve uluslararası birçok noktaya bağlantı sağlıyor. Mimar Pierre Cuypers tarafından tasarlanan bina, gotik ve rönesans etkilerini taşıyor ve şehirdeki tarihi yapılar arasında yer alıyor.

Amsterdam’a trenle geliyorsanız, şehir maceranız muhtemelen burada başlıyor. İstasyonun hemen önünde kanal turlarının başladığı noktalar, tramvay hatları ve bisiklet kiralama yerleri bulunuyor. Buradan şehrin her noktasına kolayca ulaşabilirsiniz. Amsterdam gezilecek yerler listenizde olmasa bile, şehre adım attığınızda mutlaka göreceğiniz bu bina, şehrin önemli simgelerinden biri.

📍 Amsterdam Centraal konumu için tıklayın.

26. Hortus Botanicus

Amsterdam’ın kalabalık sokaklarından uzaklaşıp huzur dolu bir ortama adım atmak isterseniz, Hortus Botanicus tam size göre. 1638 yılında kurulan bu botanik bahçesi, Avrupa’nın en eskilerinden biri olma unvanına sahip. İlk başta tıbbi bitkiler yetiştirilmek amacıyla kurulan bahçe, zamanla koleksiyonunu genişleterek bugün 6000’den fazla bitki türüne ev sahipliği yapıyor.

Seraları, kelebek evi, devasa palmiye ağaçları ve nadir bitki türleriyle Hortus Botanicus, doğa ile iç içe keyifli bir yürüyüş imkanı sunuyor. Özellikle seralarda gezerken tropikal iklimlerin havasını solumak, Amsterdam gezilecek yerler listenize farklı bir dokunuş katacaktır.

📍 Hortus Botanicus konumu için tıklayın.

27. Museum Ons Lieve Heer op Solder

Amsterdam’ın en sıra dışı müzelerinden biri olan Museum Ons Lieve Heer op Solder (Çatı Katındaki Gizli Kilise), 17. yüzyılda gizlice ibadet etmek amacıyla bir evin çatı katına inşa edilmiş bir kilise. O dönemde Katolikler ibadetlerini açıkça yapamıyordu, bu yüzden bu tarz gizli ibadet alanları oluşturulmuştu.

Müze olarak düzenlenen bu evde, hem tarihi ev yaşamını hem de gizli kiliseyi yakından görebilirsiniz. Evin dar merdivenlerinden çıkarken, zamanda yolculuk yapıyor gibi hissedeceksiniz. Küçük ama etkileyici bir deneyim sunan bu müze, Amsterdam’da görülmesi gereken yerler arasında.

📍 Museum Ons Lieve Heer op Solder konumu için tıklayın.

28. Westerkerk

Amsterdam’ın en yüksek kilise kulesine sahip olan Westerkerk, şehrin simgelerinden biri. 1631 yılında tamamlanan bu Protestan kilisesi, Anne Frank’ın günlüğünde sıkça bahsettiği kilise olarak da biliniyor. Anne Frank’ın evi ile komşu olan Westerkerk, hem tarihi hem de mimari açıdan önemli bir durak.

Kilisenin 85 metrelik kulesine çıkıldığında, Amsterdam’ın panoramik manzarasını izleyebilirsiniz. Eğer hava açıksa ve zamanınız varsa, şehrin bu eşsiz manzarasını kaçırmamanızı tavsiye ederim.

📍 Westerkerk konumu için tıklayın.

29. Concertgebouw

Müzikseverler için Concertgebouw, Amsterdam’daki en önemli konser salonlarından biri. Akustiğiyle dünya çapında ün kazanmış bu salon, klasik müzik performanslarıyla öne çıkıyor. 1888 yılında açılan bu etkileyici yapı, hem mimarisi hem de düzenlenen konserlerle şehrin kültürel hayatına büyük katkı sağlıyor.

Eğer klasik müzik ilginizi çekiyorsa veya farklı bir akşam etkinliği arıyorsanız, burada bir konsere katılmak unutulmaz bir deneyim olabilir. Bilet bulamasanız bile binayı ziyaret edip rehberli turlarına katılabilirsiniz.

📍 Concertgebouw konumu için tıklayın.

30. Rembrandtplein

Amsterdam’ın en hareketli meydanlarından biri olan Rembrandtplein, adını ünlü ressam Rembrandt’tan alıyor. Meydanın ortasında yer alan Rembrandt heykeli ve çevresindeki 3D bronz heykeller, sanatçının ünlü eseri Gece Devriyesi’ni canlandırıyor.

Rembrandtplein, gece hayatı ve eğlence mekanlarıyla da ünlü. Burada birçok bar, kafe ve restoran bulabilirsiniz. Gün boyunca kalabalık olan meydan, akşam saatlerinde daha da hareketleniyor. Amsterdam’da gezilecek yerler arasında hem kültür hem de eğlenceyi bir arada sunan bir durak.

📍 Rembrandtplein konumu için tıklayın.

31. Nieuwe Kerk

Amsterdam’ın kalbinde, Dam Meydanı’nda yer alan Nieuwe Kerk (Yeni Kilise), 15. yüzyılda inşa edilmiş olmasına rağmen “yeni” unvanını taşıyor. Gotik mimarisiyle dikkat çeken bu etkileyici yapı, zamanla dini işlevinden çok kültürel bir merkez haline gelmiş. Bugün burada yıl boyunca sanat sergileri, fotoğraf sergileri ve kraliyet düğünleri gibi etkinlikler düzenleniyor.

Eğer tarihi yapıları seviyorsanız ve sanatla ilgileniyorsanız, Nieuwe Kerk’in programına göz atabilirsiniz. Sergi takvimine göre ziyaret edebilir, Amsterdam’ın kültürel atmosferine biraz daha yakından tanıklık edebilirsiniz.

📍 Nieuwe Kerk konumu için tıklayın.

32. Amsterdam Arena

Futbolseverler için Amsterdam Arena (Johan Cruyff Arena) tam bir cazibe merkezi! Ajax futbol takımının evi olan bu stadyum, 1996 yılında açılmış ve 2018’de efsanevi futbolcu Johan Cruyff’un adını almıştır. Hem spor müsabakalarına hem de büyük konserlere ev sahipliği yapan bu arenayı dilerseniz rehberli turlarla keşfedebilirsiniz.

Stadyumun soyunma odalarından sahaya kadar birçok bölgesini gezebilir, Ajax tarihine dair detaylı bilgi alabilirsiniz. Eğer spor etkinliklerine ilginiz varsa ya da sadece modern bir stadyum deneyimi yaşamak istiyorsanız, 🎫 Amsterdam Arena giriş biletinizi buradan satın alabilirsiniz.

📍 Johan Cruijff Arena konumu için tıklayın.

33. Madame Tussauds Müzesi

Dünyaca ünlü balmumu müzesi Madame Tussauds, Amsterdam’ın en popüler turistik noktalarından biri. Dam Meydanı’nda yer alan bu müzede, ünlü sanatçılardan sporculara, tarihi figürlerden film yıldızlarına kadar birçok ünlü ismin balmumu heykellerini görebilirsiniz. Fotoğraf çektirmek için harika bir fırsat! 🙂

Özellikle yüksek sezonda müze önünde uzun kuyruklar oluşabiliyor. Bu yüzden size tavsiyem, 🎫 Madame Tussauds müze giriş biletinizi buradan satın alarak sıra beklemeden hızlıca içeri girmeniz. Böylece zaman kaybetmeden gezinize devam edebilirsiniz.

📍 Madame Tussauds Müzesi konumu için tıklayın.

34. Eye Film Museum

Amsterdam’ın IJ Nehri kıyısında, modern mimarisiyle dikkat çeken Eye Film Museum, sinema tutkunları için adeta bir mabet! Hem sinema tarihine dair sergilere hem de bağımsız filmlerden klasiklere uzanan geniş bir film gösterim programına sahip. Müzenin içinde sinema teknolojisine dair interaktif alanlar da bulunuyor.

Ayrıca, müzenin kafesi ve terası da Amsterdam manzarası eşliğinde keyifli bir mola vermenizi sağlıyor. Özellikle güneşli bir günde buraya gelip, bir kahve eşliğinde manzaranın tadını çıkarmak harika bir deneyim olabilir.

📍 Eye Film Museum konumu için tıklayın.

35. Moco Museum

Çağdaş sanatın en dikkat çekici duraklarından biri olan Moco Museum, modern ve sokak sanatının önde gelen sanatçılarının eserlerini sergiliyor. Banksy, Andy Warhol, Jean-Michel Basquiat gibi sanatçıların eserlerine burada rastlamak mümkün. Müze, klasik müze anlayışından uzak, daha genç ve dinamik bir sanat anlayışına sahip.

Eğer sanat galerilerinden sıkıldıysanız ve biraz daha alternatif bir sanat deneyimi yaşamak istiyorsanız, Moco Museum tam size göre!

📍 Moco Museum konumu için tıklayın.

36. St Nicolaas Kerk

Amsterdam Centraal İstasyonu’nun hemen karşısında yer alan St Nicolaas Kerk (Aziz Nikolas Bazilikası), şehrin en önemli Katolik kiliselerinden biri. 19. yüzyılın sonlarında inşa edilen bu bazilika, barok ve rönesans mimarisinin etkileyici bir birleşimini yansıtıyor. Dış cephesindeki iki kule ve iç mekandaki detaylı freskler, Amsterdam’da gezilecek dini yapılar arasında burayı öne çıkarıyor.

Kilisenin içinde düzenlenen klasik müzik konserleri de oldukça popüler. Eğer programınıza uyarsa, bu atmosferde bir konsere katılmak farklı bir deneyim olabilir. Ziyaretiniz sırasında sessizliğe ve saygıya dikkat etmeyi unutmayın.

📍 St Nicolaas Kerk konumu için tıklayın.

37. The Amsterdam Dungeon

Amsterdam’ın karanlık tarihine farklı bir açıdan bakmak isterseniz, The Amsterdam Dungeon tam bir macera sunuyor! Bu interaktif deneyim, hem korkutucu hem de eğlenceli. Aktörler, sahne efektleri ve korku tüneli benzeri alanlarla geçmişteki cadı avları, işkenceler ve veba salgınları gibi Amsterdam tarihinin karanlık dönemlerini canlandırıyorlar.

Her yaştan ziyaretçiye hitap eden bu deneyim, Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında sıradışı bir tercih olabilir. Tabii, kalp atışlarınız hızlanmaya hazır olsun! 🙂

Not: Burası interaktif bir müze olduğu için bazı bölümlerde İngilizce biliyor olmanız ziyaretten daha çok keyif almanızı sağlayabilir. Bu nedenle eğer İngilizce konusunda sıkıntınız varsa bence bu noktayı es geçebilirsiniz.

📍 The Amsterdam Dungeon konumu için tıklayın.

38. Body Worlds

İnsan anatomisine ilginiz varsa, Body Worlds Amsterdam size benzersiz bir deneyim sunacak. Gerçek insan bedenlerinden oluşan bu sergide, vücudun farklı sistemlerini, kas yapısını ve organları detaylı bir şekilde görebilirsiniz. Sergi, insan bedenine olan bakış açınızı değiştirecek bilimsel bir yolculuk sunuyor.

Amsterdam gezilecek yerler listenizde biraz daha sıra dışı bir müze arıyorsanız, Body Worlds ilginç bir alternatif olabilir. Serginin teması genelde “mutluluk” etrafında şekilleniyor ve bu da geziye farklı bir anlam katıyor.

📍 Body Worlds konumu için tıklayın.

39. Ripley’s Believe it or Not

Eğer alışılmışın dışında bir müze arıyorsanız, Ripley’s Believe it or Not tam size göre! Dünyanın en garip, en ilginç objeleri ve hikayelerini bulabileceğiniz bu müze, hem şaşırtıcı hem de eğlenceli. Devasa heykeller, tuhaf koleksiyonlar, ilginç tarihi artefaktlar ve interaktif alanlarla dolu bu müzede her köşede farklı bir sürpriz sizi bekliyor.

Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında eğlenceli bir mola arıyorsanız, Ripley’s müzesi keyifli bir seçenek olabilir.

📍 Ripley’s Believe It or Not konumu için tıklayın.

40. Torture Museum

Amsterdam’ın bir diğer sıra dışı müzesi: Torture Museum (İşkence Müzesi). Orta Çağ Avrupa’sında kullanılan çeşitli işkence aletlerinin sergilendiği bu küçük ama etkileyici müze, tarihin karanlık yönlerine ışık tutuyor. Sergilenen aletlerin yanında tarihçeleri ve hangi amaçla kullanıldıklarına dair bilgiler bulabilirsiniz.

Tarihi ve karanlık geçmişleri merak edenler için kısa ama etkileyici bir durak olabilir. Tabii içerikler biraz rahatsız edici olabiliyor, bu yüzden neyle karşılaşacağınıza hazırlıklı olun.

📍 Torture Museum konumu için tıklayın.

41. Micropia

Amsterdam’da dünyada eşi benzeri olmayan bir müzeye gitmek ister misiniz? Micropia, mikroorganizmaların dünyasını keşfetmek için kurulmuş ilk müze olma özelliğine sahip! Gözle göremediğimiz ama hayatımızın her alanında etkili olan mikropları, interaktif sergilerle tanıyabiliyorsunuz. Mikroskop altındaki bu canlıları yakından görmek, hem öğretici hem de oldukça şaşırtıcı bir deneyim sunuyor.

Özellikle çocuklu aileler için olduğu kadar, bilim meraklısı yetişkinler için de keyifli bir durak. Amsterdam’da gezilecek yerler listenize, klasik müzelerin dışına çıkan bir alternatif olarak Micropia’yı ekleyebilirsiniz.

📍 Micropia konumu için tıklayın.

42. Museumplein

Amsterdam’ın kültür sanat merkezi olan Museumplein, şehrin en ikonik müzelerinin buluştuğu geniş bir meydan. Rijksmuseum, Van Gogh Müzesi ve Stedelijk Müzesi burada yan yana yer alıyor. Bu alan sadece müzeleriyle değil, yemyeşil park alanları, su havuzları ve dinlenme noktalarıyla da ziyaretçilerine keyifli anlar sunuyor.

Kışın burada kurulan buz pateni pisti, yazın ise güneşlenenler ve piknik yapanlarla dolu oluyor. Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında kültür ve doğayı bir araya getirmek istiyorsanız, Museumplein kesinlikle uğramanız gereken yerlerden.

📍 Museumplein konumu için tıklayın.

43. Magere Brug

Amsterdam’ın en romantik köprülerinden biri olan Magere Brug (Zayıf Köprü), Amstel Nehri üzerinde yer alıyor ve şehri gezen herkesin en az bir kez fotoğraf çektiği yerlerden biri. 17. yüzyıldan kalma bu köprü, açılır kapanır yapısıyla ünlü ve özellikle akşam saatlerinde ışıklandırıldığında muhteşem bir manzara sunuyor.

Magere Brug üzerinde bir yürüyüş yapmak, Amsterdam’ın kanallarıyla birlikte sunduğu o nostaljik havayı hissetmek için harika bir fırsat. Özellikle gün batımında burada yürümeyi unutmayın!

📍 Magere Brug konumu için tıklayın.

44. Amsterdam Museum (Amsterdam Tarih Müzesi)

Amsterdam’ın geçmişine detaylı bir bakış atmak isteyenler için Amsterdam Museum, şehrin tarihini anlatan en kapsamlı müzelerden biri. Orta Çağ’dan günümüze kadar Amsterdam’ın nasıl büyüyüp geliştiğini, ticaret yollarından kültürel dönüşümlerine kadar her yönüyle ele alıyor.

Kapsamlı sergileri ve interaktif bölümleri sayesinde sıkılmadan gezebileceğiniz bir müze. Amsterdam’ın sadece yüzeyde gördüğünüz modern şehir yapısının arkasındaki tarihini merak ediyorsanız, burası tam size göre.

📍 Amsterdam Tarih Müzesi konumu için tıklayın.

45. De Gooyer Yel Değirmeni

Amsterdam’ın en bilinen yel değirmenlerinden biri olan De Gooyer, şehrin doğusunda yer alıyor. 16. yüzyıldan kalma bu yel değirmeni, Hollanda’nın klasik simgelerinden biri ve Amsterdam’da hala ayakta kalan birkaç değirmenden biri olmasıyla öne çıkıyor.

Fotoğraf çekmek için harika bir nokta olan De Gooyer, aynı zamanda çevresinde yerel pazarlar ve küçük kafelerle de keyifli bir keşif alanı sunuyor. Amsterdam gezilecek yerler listenize biraz nostalji katmak istiyorsanız, mutlaka uğrayın!

📍 De Gooyer Yel Değirmeni konumu için tıklayın.

46. Westerpark

Amsterdam’da hem doğayla iç içe bir mola vermek hem de kültürel etkinliklere katılmak istiyorsanız, Westerpark tam aradığınız yer olabilir. Eski bir endüstriyel alanın dönüşümüyle oluşturulan bu park, yemyeşil alanları, yürüyüş yolları ve göletleriyle şehrin popüler kaçış noktalarından biri.

Westerpark sadece bir park değil, aynı zamanda sanatsal etkinlikler, konserler ve festivallerin de merkezi. Özellikle Westergasfabriek adı verilen eski gaz fabrikası kompleksi, bugün sanat galerileri, kafeler ve butik mağazalara ev sahipliği yapıyor. Amsterdam’da yapılacak şeyler listenize huzur dolu bir gün eklemek istiyorsanız, burası harika bir durak.

📍 Westerpark konumu için tıklayın.

47. Fabrique des Lumières

Amsterdam’da görsel bir şölen arıyorsanız, Fabrique des Lumières tam size göre! Bu dijital sanat merkezi, ünlü sanatçıların eserlerini devasa ekranlar ve ışık gösterileriyle sergileyen interaktif bir alan. Özellikle Van Gogh ve Klimt gibi sanatçıların eserlerine farklı bir perspektiften bakmak istiyorsanız, bu deneyim unutulmaz olabilir.

Eski bir endüstriyel binanın içinde yer alan bu merkez, hem sanatı hem de teknolojiyi bir araya getiriyor. Müzik ve görsellerin eşsiz uyumuyla Amsterdam’da gezilecek yerler arasında fark yaratan bir deneyim yaşamak isteyenler için birebir.

📍 Fabrique des Lumières konumu için tıklayın.

48. Wondr Experience

Eğlence ve renkli fotoğraf alanlarıyla dolu bir deneyim arıyorsanız, Wondr Experience tam size göre! Burası, interaktif sanat enstalasyonları, renkli odalar ve yaratıcı fotoğraf çekim alanlarıyla dolu bir eğlence merkezi. Özellikle Instagram meraklıları için Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında popüler bir durak.

Balon odalarından neon ışık koridorlarına kadar birçok farklı konsept alan bulunuyor. Eğer yaratıcı ve eğlenceli bir deneyim yaşamak isterseniz, Wondr Experience listenize eklenmeli.

📍 Wondr Experience konumu için tıklayın.

49. Munttoren

Amsterdam’ın tarihi kulelerinden biri olan Munttoren (Münter Kulesi), 17. yüzyıldan kalma ve şehrin önemli simgelerinden biri. Adını geçmişte burada para basımı yapılmasından alıyor. Bugün ise zarif yapısıyla kanalların kesişim noktasında yükseliyor.

Munttoren, Amsterdam’ın tarihi dokusunu keşfederken uğrayabileceğiniz bir nokta. Özellikle civarındaki çiçek pazarı ve alışveriş caddeleri ile birleştiğinde keyifli bir yürüyüş rotası oluşturuyor.

📍 Munttoren konumu için tıklayın.

50. De Krijtberg

Amsterdam’daki en etkileyici Katolik kiliselerden biri olan De Krijtberg, Neo-Gotik mimarisiyle göz kamaştırıyor. Şehrin merkezinde, Singel Kanalı kenarında yer alan bu kilise, dış cephesiyle olduğu kadar iç mekandaki vitray pencereleri ve ahşap süslemeleriyle de dikkat çekiyor.

Hem mimari hem de dini anlamda huzur bulabileceğiniz bu alan, Amsterdam’da gezilecek yerler listenize dingin bir durak olarak eklenebilir.

📍 De Krijtberg konumu için tıklayın.

Amsterdam’da gezilecek diğer yerler

Eğer Amsterdam seyahatinizde daha fazla vaktiniz olursa, şehrin sunduğu zenginlikleri keşfetmeye devam edebilirsiniz. Ana gezilecek yerlerin ötesinde, sizi farklı bir deneyime taşıyacak bu noktaları listenize eklemenizi öneririm:

Museum Van Loon: 17. yüzyıldan kalma bir kanal evi. Zengin bir tüccar ailesinin yaşam alanını keşfetmek için birebir. Mobilyaları, sanat eserleri ve bahçesiyle dikkat çekiyor.

Nieuwmarkt & Waag: Eski şehir kapısının hemen yanında kurulan bu pazar alanı, tarihi bir atmosferde alışveriş yapma fırsatı sunuyor. Etrafında restoranlar ve kafeler mevcut.

Noordermarkt: Organik ürünler ve ikinci el eşyalar bulabileceğiniz, yerel halkın da sıkça uğradığı bir pazar. Özellikle hafta sonları oldukça renkli.

Waterlooplein: Amsterdam’ın en ünlü bit pazarı. Vintage kıyafetler, plaklar ve antikalar arasında dolaşmak oldukça keyifli.

Verzetsmuseum Amsterdam – Museum of WWII Resistance: Hollanda’nın Nazi işgali sırasında direniş hareketlerini anlatan, etkileyici bir müze. Tarihi merak edenler için güçlü bir deneyim sunuyor.

Amsterdam Cheese Museum: Hollanda peynir kültürüne dair her şeyi bulabileceğiniz, tadım imkanı da sunan küçük ama eğlenceli bir müze.

Zuiderkerk: Amsterdam’ın ilk Protestan kilisesi. Hem mimarisi hem de şehre kattığı tarihi doku ile görülmeye değer.

Beurs Van Berlage: Eski bir borsa binası. Bugün kültürel etkinliklere ve sergilere ev sahipliği yapıyor. Mimari tutkunları için ilgi çekici bir yapı.

Het Scheepvaartmuseum: Denizcilik tarihine ilgi duyanlar için bir başka alternatif. Eski haritalar, gemi modelleri ve denizcilik ekipmanları sergileniyor.

Noorderkerk: 17. yüzyılın başlarında inşa edilen bir Protestan kilisesi. Mimari yapısı ve etrafındaki pazarı ile dikkat çekiyor.

Spui: Kitapçılar ve kafelerle çevrili Spui Meydanı, sanatseverlerin ve öğrencilerin buluşma noktası. Haftalık kitap pazarları ve sanat fuarlarıyla dolu dolu bir kültür durağı.

Tropenmuseum: Tropenmuseum, dünya kültürlerini keşfetmek isteyenler için eşsiz bir müze. Özellikle Asya, Afrika ve Güney Amerika’ya odaklanan sergileriyle dikkat çekiyor.

Stopera: Belediye binası ve opera binasını bir araya getiren Stopera, mimarisiyle öne çıkan bir kültür merkezi. Amsterdam Kraliyet Operası ve Balesi burada sahneleniyor.

Magna Plaza: Neo-Gotik mimarisiyle büyüleyen Magna Plaza, tarihi bir alışveriş merkezidir. Lüks butikler ve kafelerle dolu bu mekan, alışveriş yapmak isteyenler için şık bir adres.

Amsterdam Tulip Museum: Hollanda’nın sembolü laleler hakkında her şeyi bulabileceğiniz bu müze, küçük ama bilgilendirici sergileriyle göz dolduruyor. Lale soğanları ve hediyelikler de cabası.

This is Holland: 5D deneyimiyle Hollanda’yı kuşbakışı keşfetmenizi sağlayan This is Holland, eğlenceli ve öğretici bir macera sunuyor. Rüzgar değirmenlerinden deltalarına kadar ülkenin güzelliklerine tanıklık edebilirsiniz.

Beurspassage: Renkli mozaiklerle süslenmiş Beurspassage, Damrak ile Nieuwendijk’i birbirine bağlayan sanatsal bir geçittir. Tavandaki sanatsal detaylar fotoğraf tutkunları için birebir.

The Upside Down Amsterdam: Hollanda’nın en büyük Instagram müzesi olan The Upside Down, baş döndüren tasarımıyla eğlenceli kareler yakalamak isteyenleri bekliyor. Tam bir sosyal medya cenneti!

AMAZE Amsterdam: Işıklar, sesler ve interaktif sanatın buluştuğu AMAZE, yetişkinler için tasarlanmış etkileyici bir dijital deneyim alanıdır. Zihinsel bir yolculuk sunar.

Electric Ladyland – Museum of Fluorescent Art: Dünyanın ilk floresan sanat müzesi! Electric Ladyland, karanlıkta parlayan eserleriyle sizi bambaşka bir dünyaya taşıyor. Küçük ama unutulmaz bir durak.

Bu noktaları Amsterdam gezilecek yerler listenize ekleyerek, şehrin hem tarihi hem de kültürel derinliğini daha fazla keşfetme fırsatı yakalayabilirsiniz. Bu şekilde hem klasik rotaların dışına çıkabilir hem de Amsterdam’ın yerel yaşamına biraz daha yaklaşabilirsiniz.

Amsterdam’da gezilecek yerler kadar önemli diğer konular

Amsterdam’da gezilecek yerler listesi bir yana, şehri daha iyi tanıyabilmek için bazı pratik bilgilere de ihtiyaç var. Seyahatinizi planlarken konaklamadan ulaşıma, şehri ziyaret etmek için en uygun zamandan alışverişe kadar pek çok detayı göz önünde bulundurmanız, deneyiminizi çok daha keyifli hale getirebilir.

Bu bölümde, Amsterdam hakkında bilmeniz gereken önemli detayları, sıkça merak edilen sorulara yanıt verecek şekilde paylaşacağım. Hazırsanız, şehri tanımaya bir de bu açıdan bakalım!

Amsterdam’a neden gitmeli? Bilmeniz gerekenler

Neden Amsterdam’a gitmelisiniz? Bu şehir, kanallarıyla Venedik’e rakip, sanatıyla Paris’e kafa tutan, özgürlükçü yapısıyla Avrupa’nın en sıra dışı şehirlerinden biri.

Tarihi sokaklarında kaybolabilir, dünyaca ünlü müzelerde sanatla buluşabilir, yemyeşil parklarında huzur bulabilirsiniz. Amsterdam’da yapılacak şeyler asla tükenmez; her köşe başında sizi şaşırtacak bir detay, keşfedilecek yeni bir mahalle mutlaka bulunur.

Amsterdam’a ne kadar zaman ayırmalı? Amsterdam kaç günde gezilir?

Amsterdam’ı hakkıyla gezmek için en az 3 gün ayırmak ideal. İlk gün şehir merkezindeki kanalları, Dam Meydanı’nı ve müzeleri keşfedebilirsiniz. İkinci gün Jordaan gibi semtlerde vakit geçirip alternatif rotalara yönelebilir, üçüncü gün ise şehir dışındaki Volendam veya Zaanse Schans gibi bölgeleri görebilirsiniz.

Ancak zamanınız sınırlıysa, 2 günde de şehrin en önemli noktalarını gezmek mümkün. Her adımda sizi içine çeken bir şehir olduğu için, fırsatınız varsa bir gün fazladan ekleyip sokaklarında kaybolmaya da zaman ayırabilirsiniz.

I Amsterdam Card nedir? Avantajları & Dezavantajları

Amsterdam’da toplu taşıma, müzeler ve çeşitli aktiviteler için indirim sağlayan I Amsterdam Card, şehri bolca gezecekseniz oldukça avantajlı olabilir. Kart sayesinde toplu taşımayı sınırsız kullanabilir, Rijksmuseum ve Van Gogh Müzesi gibi önemli müzelere ücretsiz girebilir, kanal turu yapabilirsiniz.

Avantajları:

• Toplu taşıma ücretsiz
• Birçok müzeye ücretsiz giriş
• Kanal turu dahil

Dezavantajları:

• Planınızda yeterince müze yoksa, maliyeti kurtarmayabilir
• Red Light District gibi bazı özel müzeler bu karta dahil değil

Eğer kartın avantajlarından faydalanmak isterseniz,🎫 I Amsterdam City Card’ı buradan satın alabilirsiniz. Üstelik 24 saate kadar ücretsiz iptal imkanı da sunuluyor.

Kanallar & Tekne turları

Amsterdam denince akla ilk gelenlerden biri kuşkusuz kanalları ve bu kanallarda süzülen tekne turları. Şehir, tam anlamıyla bir su şehri; toplamda 100 kilometreden fazla kanal ağı ve 1500’den fazla köprü bulunuyor. Bu ağ, şehre sadece görsel bir güzellik katmakla kalmıyor, aynı zamanda tarih boyunca Amsterdam’ın ticari ve sosyal hayatının da merkezinde yer almış.

Amsterdam’da yapılacak şeyler arasında kanal turuna katılmak, şehrin en keyifli aktivitelerinden biri. Kanallar boyunca ilerlerken tarihi evleri, köprüleri ve şehrin mimari dokusunu farklı bir perspektiften izleyebilirsiniz. Üstelik turlar, genellikle sesli rehberler eşliğinde gerçekleşiyor, bu sayede Amsterdam’ın geçmişine dair ilginç hikayeler dinleyebiliyorsunuz.

Turlar genelde 1 saat sürüyor ve farklı seçenekler mevcut:

• Gündüz turları, şehrin canlılığını görmek için ideal.
• Akşam turları, kanal kenarındaki ışıkların yansımasıyla romantik bir atmosfer sunuyor.
• Yemekli veya kokteylli turlar gibi özel seçenekler de bulunuyor.

Benim önerim, mümkünse sabah erken saatlerde ya da akşam geç saatlerde tur yapmanız. Bu saatlerde kalabalık daha az oluyor ve kanalların huzurlu yüzünü keşfetmek daha kolay. Özellikle yoğun sezonda gündüz saatlerinde iskelelerde yoğunluk yaşanabiliyor.

Benim önerim Türkçe dil sesli rehberi de saklayan Lovers firmasının turları. 🎫GPS sesli rehber ile düzenlenen 1 saatlik kanal turu kaydı için tıklayın.

İkonik Kanal Evleri

Amsterdam’ın kanallarını süsleyen ikonik kanal evleri, şehrin siluetinin ayrılmaz bir parçası. Dar, uzun ve zarif cepheli bu evler, hem mimari hem de tarihsel açıdan oldukça ilginç.

Peki neden bu evler bu kadar dar ve yüksek? Bunun sebebi, geçmişte cephe genişliğine göre alınan vergi sistemi. Ev sahipleri vergiden tasarruf etmek için evlerini mümkün olduğunca dar, ama kat sayısını artırarak yüksek yapmışlar. Ayrıca, bu evlerin ön cephesinde görebileceğiniz kancalar (vinçler) dikkat çekici bir detay. Bu kancalar, evlerin dar merdivenlerinden eşya taşımak zor olduğundan, mobilya ve büyük eşyaları pencerelerden içeri almak için kullanılıyordu. Hala bugün bile bu gelenek sürüyor.

Bu caraskal sistemi sayesinde, eşya taşımak hem kolaylaşıyor hem de Amsterdam’ın ikonik evlerine bir karakter katıyor. Yürürken başınızı kaldırıp bu detayları incelemeyi unutmayın!

King’s Day

Amsterdam’ın en coşkulu ve renkli günlerinden biri olan King’s Day (Kral Günü), her yıl 27 Nisan’da kutlanıyor. Hollandalılar bu özel günde turuncuya bürünüyor, sokaklar, kanallar ve meydanlar adeta bir festival alanına dönüşüyor. Sokaklarda konserler, açık hava pazarları, tekneler üzerinde partiler ve daha pek çok etkinlik düzenleniyor.

Bu dönemde Amsterdam’a gitmeyi planlıyorsanız, şehrin en canlı haline şahit olabilirsiniz. Ancak bu yoğunluk beraberinde bazı zorlukları da getiriyor. Oteller ve biletler haftalar öncesinden dolabiliyor ve şehir normalden çok daha kalabalık olabiliyor. Eğer kalabalık ve eğlence size göreyse, King’s Day unutulmaz bir deneyim sunar. Ancak daha sakin bir Amsterdam gezisi hayal ediyorsanız, bu tarihlerden kaçınmanızı öneririm.

Amsterdam’da Coffeeshop Meselesi

Amsterdam denince akla gelen konulardan biri de coffeeshop kültürü. Hollanda yasalarına göre belirli sınırlar içinde esrar kullanımı ve satışı coffeeshop adı verilen mekanlarda yasal. Bu durum, Amsterdam’ın özgürlükçü yapısının bir yansıması olarak görülüyor. Ancak coffeeshoplar sadece birer kafe değil; içerisinde yasal sınırlar çerçevesinde esrar ürünleri satılıyor.

Önemli bir uyarı: Bu ürünleri Türkiye’ye getirmek veya diğer Avrupa ülkelerine taşımak kesinlikle yasak ve ciddi cezaları olabilir. Coffeeshop kültürü hakkında merak ediyorsanız, bu mekanları gezip bilgi edinebilirsiniz. Ancak tüketim konusunda kendi kültürel ve dini hassasiyetlerinizi göz önünde bulundurmanızı öneririm.

Amsterdam’da gezilecek yerler arasında bu tür bir deneyim arayanlar için seçenekler mevcut olsa da, bizim hassasiyetimiz gereği bu kültürü sadece bilgilendirme amacıyla anlatıyoruz.

Bisikletle yaşayan şehir

Amsterdam’da bisiklet, bir ulaşım aracı olmanın çok ötesinde. Şehirde yaklaşık 500 kilometrelik bisiklet yolu ağı bulunuyor ve nüfusun büyük bir kısmı günlük yaşamında bisiklet kullanıyor. Bisiklet yollarının düzenli, güvenli ve yaygın olması, şehri bisikletle keşfetmeyi oldukça kolaylaştırıyor.

Ancak burada önemli bir noktaya dikkat etmek gerekiyor: Bisiklet yolları yayalar için değil! Yürürken bisiklet yollarında durmak ya da beklemek tehlikeli olabilir. Hollandalılar bisiklet kullanımı konusunda oldukça hassas ve bu kurallara uyulmasını bekliyorlar. Yaya yollarını kullanmaya özen gösterin.

Şehirde bisiklet kiralama seçenekleri bol, dilerseniz günlük kiralayarak Amsterdam’ı pedal çevirerek de keşfedebilirsiniz. Ancak kalabalık saatlerde ya da ana caddelerde bisiklet sürmeye alışkın değilseniz, temkinli olmanızda fayda var.

Şehirdeki bahşiş kültürü

Amsterdam’da restoranlar, kafeler ve otellerde bahşiş zorunlu olmasa da, memnuniyetinizi göstermek için küçük bir miktar bırakmak hoş karşılanır. Genellikle faturanın %5 ila %10 arasında bir bahşiş yeterli olur. Özellikle yemek sonrası servisten memnun kaldıysanız, yuvarlama yaparak ya da birkaç euro ekleyerek teşekkür edebilirsiniz.

Ancak Hollanda’da bahşiş kültürü diğer Avrupa ülkelerine göre daha rahat; aşırıya kaçmanıza gerek yok. Taksi ve otel hizmetlerinde ise bahşiş tamamen sizin takdirinize bağlıdır. Küçük meblağlar bırakmanız yeterli olur.

Nakit & Kredi kartı kullanımı hakkında

Amsterdam’da kredi kartı kullanımı oldukça yaygın. Hemen hemen her yerde Visa ve Mastercard geçiyor, ancak American Express her zaman kabul edilmeyebilir. Özellikle restoranlarda ve küçük işletmelerde kart kullanımına dikkat edin; bazen sadece nakit geçerli olabiliyor.

Bazı marketler ve ufak kafeler yalnızca banka kartı (debit card) kabul edebiliyor, bu yüzden yanınızda bir miktar nakit (Euro) bulundurmak faydalı olabilir. Ayrıca Amsterdam’da temassız ödeme yaygın olarak kullanılıyor; alışverişlerde veya toplu taşımada pratiklik sağlıyor.

Amsterdam hakkında ünlü filmler & kitaplar

Amsterdam’a gitmeden önce bu şehri daha iyi hissetmek isterseniz, bazı film ve kitap önerileriyle kendinizi şehre hazırlayabilirsiniz. İşte birkaç öneri:

• Film: The Fault in Our Stars (Aynı Yıldızın Altında) – Amsterdam sokaklarında geçen bu duygusal film, şehrin romantik atmosferini yansıtıyor.
• Film: Ocean’s Twelve – Amsterdam’ın ünlü mekanları ve sokakları bu filmde aksiyon dolu sahnelere ev sahipliği yapıyor.
• Kitap: Anne Frank’ın Hatıra Defteri – Şehirdeki en etkileyici müzelerden biri olan Anne Frank Evi ile bağlantılı bu eser, II. Dünya Savaşı sırasında yaşananları bir genç kızın gözünden anlatıyor.

Bu yapımlar, Amsterdam’ın hem tarihi hem de kültürel atmosferini daha yakından hissetmenize yardımcı olabilir.

Amsterdam’a ne zaman gitmeli?

Amsterdam, yılın her dönemi ayrı bir güzellik sunan şehirlerden biri. Ancak seyahat tarihlerinizi doğru seçmek, bu deneyimi çok daha keyifli hale getirebilir. Şehirde hava koşulları, turist yoğunluğu ve etkinlikler mevsimlere göre büyük değişiklik gösteriyor.

Amsterdam’ı ziyaret etmek için en ideal dönemler genellikle ilkbahar ve sonbahar ayları. Bu zamanlarda hava yumuşak, turist yoğunluğu ise yaz aylarına göre daha az. Yaz aylarında ise şehir en hareketli dönemini yaşıyor. Festival, etkinlik ve kalabalıkların tadını çıkarmak isteyenler için yaz mükemmel bir seçenek olabilir. Kış ise Amsterdam’ın sakin yüzünü görmek ve karlar altındaki kanallarda romantik yürüyüşler yapmak için uygun.

Mevsimlere Göre Zamanlama

Aşağıda, mevsimlere göre Amsterdam’ı ziyaret etmenin avantajlarını inceleyebilir, planınıza en uygun zamanı seçebilirsiniz.

İlkbahar

Amsterdam’da hava Nisan ayı itibariyle ısınmaya başlar. Özellikle Nisan sonu ve Mayıs ayı boyunca hava 12-18°C civarında seyreder ve genellikle güneşli olur. Şehir, bu dönemde lale tarlaları ve renkli çiçek pazarlarıyla tam bir görsel şölene dönüşür. Eğer turist kalabalıklarından uzak kalmak ve doğanın en güzel haline tanıklık etmek isterseniz, ilkbahar tam size göre.

Yaz

Yaz aylarında sıcaklık 20-25°C civarındadır ama bazen daha serin günler de olabiliyor. Bu dönemde şehir festival ve konserlerle dolup taşar. Gündüz saatleri uzun olduğu için Amsterdam’ı gezmek için bolca zamanınız olur. Ancak yaz aylarında turist yoğunluğu en üst seviyeye çıkar, bu yüzden otel rezervasyonunuzu erken yapmanızda fayda var.

Sonbahar

Eylül ve Ekim ayları arasında hava ılık, sıcaklık ortalama 13-17°C arasında değişir. Yazın kalabalığı azalmış olur ve şehir daha sakin bir atmosfere bürünür. Sonbahar renkleri, Amsterdam’ın kanalları ve parklarıyla birleşince ortaya harika manzaralar çıkar. Kasım ayı ile birlikte hava biraz daha soğumaya ve yağışlı olmaya başlar.

Kış

Kasım-Nisan arası Amsterdam’ın kış dönemi sayılır. Bu dönemde hava 0-7°C civarında seyreder, bazen kar yağar ve yoğun sis oluşur. Kanalların donduğu nadir günlerde, buz pateni yapan insanlara rastlamak mümkün olabilir. Eğer daha sakin, romantik bir Amsterdam deneyimi yaşamak istiyorsanız, kış mevsimi ilginç bir tercih olabilir. Üstelik yılbaşı döneminde şehir ışıklandırmalarla bambaşka bir atmosfere bürünür.

Resmi Tatiller

Amsterdam seyahatinizi planlarken resmi tatillere dikkat etmek faydalı olabilir. İşte önemli tatil günlerinden bazıları:

• 1 Ocak: Yeni Yıl Tatili
• 27 Nisan: Kral Günü (King’s Day)
• 5 Mayıs: Kurtuluş Günü
• 25-26 Aralık: Noel ve Noel’in İkinci Günü

Bu tarihlerde şehirde özel etkinlikler düzenlenebilir, ancak bazı müzeler ve mağazalar kapalı olabilir. Planlama yaparken bu detayı göz önünde bulundurmanızda fayda var.

Amsterdam’da konaklama için en uygun bölgeler

Amsterdam’da konaklama seçenekleri oldukça çeşitli ve her bölgenin kendine özgü bir atmosferi var. Şehir merkezine yakın olmayı mı, yoksa daha sakin bir mahallede konaklamayı mı tercih edersiniz? Bu tamamen gezi tarzınıza bağlı.

Şehirde birçok farklı bölge mevcut ve hepsinin artıları, eksileri var. Bu bölümde, Amsterdam’da nerede kalınır? sorusunun cevabını detaylıca vereceğim. Eğer daha kapsamlı bilgi isterseniz, Amsterdam’da Nerede Kalınır? başlıklı yazıma da göz atabilirsiniz. Şimdi bölge bölge inceleyelim! 😊

Tarihi Merkez (Binnenstad)

Amsterdam’ın kalbi olan Binnenstad, şehrin tarihi merkezini kapsıyor. Dam Meydanı, Kraliyet Sarayı ve Amsterdam Centraal İstasyonu gibi önemli noktalara yakın olmak istiyorsanız burası ideal. Hem yürüyerek şehri keşfetmek kolay hem de toplu taşıma bağlantıları güçlü.

Ancak burası aynı zamanda en turistik ve en yoğun bölgelerden biri. Kalabalık ve gürültü sizi rahatsız etmiyorsa, tarihi merkezde konaklamak şehirdeki zamanınızı verimli kullanmanızı sağlar. Ayrıca otel fiyatları da biraz daha yüksek olabiliyor.

Kanallar Bölgesi (Grachtengordel)

UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Kanallar Bölgesi, Amsterdam’ın en ikonik manzaralarını sunan yerlerden biri. Tarihi kanal evleri, şık butik oteller ve zarif kafeler bu bölgeyi cazip kılıyor. Burada konakladığınızda, her sabah kanal kenarında yürüyüş yapabilir, şehrin en güzel noktalarına kolayca ulaşabilirsiniz.

Grachtengordel, şehir merkezine çok yakın ama kalabalıktan bir nebze uzak. Biraz daha romantik ve huzurlu bir konaklama arayanlar için harika bir seçenek.

Jordaan

Sanat galerileri, tasarım butikleri ve yerel kafelerle dolu Jordaan, Amsterdam’ın en şirin semtlerinden biri. Turist yoğunluğu merkeze göre daha az, yerel hayatla iç içe olmak isteyenler için birebir. Eğer sabahları kanal kenarında sessizce kahvenizi yudumlamak ve dar sokaklarda kaybolmak hoşunuza giderse, Jordaan tam size göre.

Leidseplein ve çevresi

Gece hayatına yakın olmak istiyorsanız, Leidseplein ve çevresi ideal. Burası, barlar, kulüpler ve müzik salonlarıyla dolu, Amsterdam’ın en hareketli bölgelerinden. Özellikle Melkweg ve Paradiso gibi canlı müzik mekanlarına yakın olmak isteyenler için uygun bir bölge.

Ancak gece geç saatlere kadar süren hareketlilik, sessiz bir uyku arayanlar için dezavantaj olabilir. Eğlenceyi seviyorsanız, burada kalmak keyifli olabilir.

Oud-Zuid (Müzeler Bölgesi)

Sanata ve kültüre yakın olmak isteyenler için Oud-Zuid, mükemmel bir konaklama alternatifi. Rijksmuseum, Van Gogh Müzesi ve Stedelijk Müzesi gibi dünyaca ünlü müzeler bu bölgede bulunuyor. Aynı zamanda Vondelpark gibi yeşil alanlara da yakın.

Burası daha sakin, şık ve nezih bir semt. Konaklama fiyatları merkeze göre biraz daha uygun olabilir ve aileler için de ideal bir tercih.

Amsterdam merkezinden otel tavsiyeleri

Amsterdam’da konaklama seçenekleri oldukça geniş. Ancak şehir merkezine yakın, ulaşımı kolay ve konforlu oteller arıyorsanız, sizin için birkaç önerim var. Kendi seyahatlerimde deneyimlediğim ya da öne çıkan otelleri burada sıralayacağım.

ibis Amsterdam Centre ★★★

Merkeze yakınlığı, Amsterdam Centraal İstasyonu’nun hemen yanında oluşu ve nispeten ekonomik fiyatları ile ibis Amsterdam Centre, benim iki seyahatimde de tercih ettiğim bir otel oldu. 3 yıldızlı bu otel, kanal manzarasına sahip odalarıyla hem merkezi hem de konforlu bir konaklama sunuyor.

Şehirdeki en popüler gezi noktalarına yürüyerek ulaşabilir, trenle Schiphol Havalimanı’na yaklaşık 15 dakikada gidebilirsiniz. Eğer merkezi bir konumda, ulaşımı kolay bir otel arıyorsanız, ibis Amsterdam Centre tam size göre.

✅ ibis Amsterdam Centre oteli hakkında detaylı bilgi almak ve rezervasyon yaptırmak için tıklayın.

Park Plaza Victoria Amsterdam ★★★★

Ailece konakladığım ve oldukça memnun kaldığım bir diğer otel ise Park Plaza Victoria Amsterdam. Amsterdam Centraal İstasyonu’nun tam karşısında yer alıyor. Kahvaltısı oldukça zengin, özellikle Türk gezginler için iyi bir seçenek sunuyor.

Konumu sayesinde havaalanına gelip gitmek çok kolay; ayrıca şehrin her yerine tramvayla ya da yürüyerek rahatça ulaşabilirsiniz. Kanal turlarının kalkış noktaları da otelin hemen karşısında bulunuyor. Fiyatlar dönem dönem değişiklik gösteriyor, bu yüzden rezervasyon sonrası güncel fiyatları takip etmenizi öneririm.

✅ Park Plaza Victoria oteli hakkında detaylı bilgi almak ve rezervasyon yaptırmak için tıklayın.

Hotel Krasnapolsky Amsterdam ★★★★★

Amsterdam’ın en ikonik otellerinden biri olan Hotel Krasnapolsky, Dam Meydanı’nda yer alıyor. 5 yıldızlı bu otel, lüks bir konaklama deneyimi sunarken şehrin en canlı bölgelerine yakın olmanın keyfini yaşatıyor. Kraliyet Sarayı’na ve alışveriş caddelerine yürüme mesafesinde, merkezi bir lokasyonda yer alıyor.

Eğer Amsterdam gezinizde biraz daha konforlu ve prestijli bir otel arıyorsanız, Krasnapolsky iyi bir seçenek olabilir.

✅ Hotel Krasnapolsky oteli hakkında daha detaylı bilgi almak ve rezervasyon yaptırmak için tıklayın.

Amsterdam Havaalanı’ndan şehir merkezine nasıl gidilir?

Amsterdam’a vardığınızda ilk sorulardan biri: Havaalanından şehir merkezine nasıl geçilir? Bu konuda birçok seçenek mevcut ve hepsi birbirinden pratik. Özellikle Schiphol Havalimanı, şehir merkezine oldukça yakın bir konumda yer aldığı için ulaşım oldukça kolay ve hızlı.

Eğer daha detaylı bir rehber isterseniz, Amsterdam Havaalanı Şehir Merkezi Ulaşım Rehberi başlıklı yazımıza da göz atabilirsiniz.

Şimdi, havaalanından şehir merkezine ulaşım seçeneklerine birlikte bakalım:

Havaalanı Treni

Amsterdam Centraal İstasyonu’na en hızlı ve ekonomik şekilde ulaşmanın yolu tren. Schiphol Havalimanı’nın alt katında bulunan tren istasyonundan, şehir merkezine yaklaşık 15-20 dakika içinde ulaşabilirsiniz. Seferler oldukça sık ve sabah erken saatlerden gece geç saatlere kadar devam ediyor.

• Bilet fiyatı: Yaklaşık 5-6 Euro
• Süre: 15-20 dakika
• Kalkış sıklığı: 10-15 dakikada bir

Havaalanı Otobüsü

Eğer oteliniz Museumplein, Leidseplein gibi merkezi bölgelerdeyse, 397 numaralı otobüs iyi bir alternatif. Schiphol Havalimanı’ndan hareket eden bu otobüsle, şehir merkezinin farklı noktalarına ulaşabilirsiniz. Özellikle bagajla tren kalabalığına girmek istemeyenler için ideal.

• Bilet fiyatı: Yaklaşık 6-7 Euro
• Süre: 30-40 dakika
• Kalkış sıklığı: 15-20 dakikada bir

Taksi

Daha konforlu bir seçenek arıyorsanız, taksi tercih edebilirsiniz. Taksiyle şehir merkezine gitmek oldukça kolay, ancak fiyatlar diğer ulaşım seçeneklerine göre daha yüksek.

• Ücret: Yaklaşık 40-50 Euro
• Süre: 20-30 dakika (trafik durumuna göre değişebilir)

Uber

Amsterdam’da Uber de aktif olarak kullanılıyor. Taksiye kıyasla biraz daha uygun fiyatlı olabilir ve mobil uygulama üzerinden kolayca çağırabilirsiniz. Ücretler yine mesafeye ve yoğunluğa göre değişkenlik gösterebilir.

Özel transferler

Daha lüks ve konforlu bir seçenek arıyorsanız, özel transfer hizmetleri de mevcut. Özellikle grup halinde seyahat ediyorsanız veya belirli bir saatte ulaşmak istiyorsanız, önceden rezervasyon yaptırarak bu seçeneği tercih edebilirsiniz. Fiyatlar taksiye göre daha pahalı olabilir ama konfor seviyesi de artar.

Amsterdam şehir merkezi nasıl gezilir?

Amsterdam’ın merkezini keşfetmek hem keyifli hem de oldukça kolay! Şehir, kompakt yapısı sayesinde çoğu yere yürüyerek ulaşabileceğiniz bir yapıya sahip. Ancak yorulmak istemiyorsanız ya da biraz daha uzak noktaları gezmek isterseniz, farklı ulaşım seçenekleri de mevcut. Bu bölümde, Amsterdam’da şehir içinde nasıl dolaşılır? sorusunun cevabını bulacaksınız.

Tramvaylar

Amsterdam’da en sık kullanılan toplu taşıma aracı tramvaylar. Özellikle şehir merkezinde, müzeler bölgesinde ve büyük meydanlar arasında ulaşım için oldukça pratik. Tramvaylar sabah erken saatlerden gece geç saatlere kadar çalışıyor ve durakları oldukça yaygın.

• Bilet fiyatı: Tek kullanımlık bilet yaklaşık 3-4 Euro.
• GVB günlük kartları ile sınırsız kullanım imkanı da mevcut.

Otobüsler

Şehir merkezinden daha uzak semtlere gitmek isterseniz, otobüsler iyi bir alternatif olabilir. Özellikle akşam saatlerinde tramvayların çalışmadığı bölgelerde ya da havaalanına yakın yerlere otobüslerle ulaşabilirsiniz.

Taksi

Amsterdam’da taksi kullanımı diğer büyük şehirlere göre daha az yaygın çünkü şehir içi ulaşım ağı çok gelişmiş. Ancak yine de özellikle gece geç saatlerde ya da acil durumlarda taksi tercih edebilirsiniz. Fiyatlar ise biraz yüksek olabilir. Şehir içinde kısa bir mesafe için 15-20 Euro ödeyebilirsiniz.

Bisiklet

Amsterdam, bisiklet şehri olarak anılıyor ve burada bisiklet sürmek, şehri keşfetmenin en otantik yollarından biri. Eğer bisiklet kullanmayı seviyorsanız, birçok yerde günlük veya saatlik bisiklet kiralama seçeneği bulabilirsiniz. Yollar ve bisiklet parkurları oldukça düzenli.

Dikkat! Bisiklet yolları ve trafik kuralları oldukça sıkı. Yaya yollarını kullanırken bisikletlilere dikkat edin, bisiklet sürerken de trafik kurallarına mutlaka uyun.

Hop on Hop off otobüsler

Turist olarak şehri gezmek isteyenler için Hop on Hop off otobüsler iyi bir seçenek. Bu otobüslerle şehrin önemli noktalarına kolayca ulaşabilir, dilediğiniz durakta inip gezebilir, sonra tekrar binebilirsiniz. Aynı zamanda Hop on Hop off tekne turları da mevcut; bunlarla kanallar boyunca ilerleyebilirsiniz.

Uber

Amsterdam’da Uber kullanımı yaygın. Taksiye kıyasla biraz daha uygun fiyatlı olabilir ve uygulama üzerinden kolayca çağırabilirsiniz. Özellikle gece saatlerinde ya da toplu taşımanın zor olduğu noktalarda pratik bir çözüm sunar.

GVB Günlük Kartları ve Tek Binişlik Bilet Karşılaştırması

Amsterdam’da toplu taşıma kullanımı oldukça yaygındır ve ziyaretçiler için çeşitli bilet seçenekleri sunulmaktadır. Bunlar arasında en çok tercih edilenler, GVB günlük kartları ve tek binişlik biletlerdir. Her iki bilet türünün avantajları ve kullanım koşulları farklılık gösterir.​

GVB Günlük Kartları (1-7 Günlük)

GVB günlük kartları, Amsterdam’daki tüm GVB otobüs, tramvay ve metro hatlarında sınırsız seyahat imkanı sunar. Bu kartlar, ilk kullanımdan itibaren 24 saatlik sürelerle geçerlidir ve 1 ila 7 gün arasında seçenekler mevcuttur. Özellikle şehirde yoğun bir şekilde toplu taşıma kullanmayı planlayan ziyaretçiler için ekonomik bir tercih olabilir.​

Günlük Kart Fiyatları (2025):

• 1 Günlük (24 saat): €9,50
• 2 Günlük (48 saat): €15,50
• 3 Günlük (72 saat): €21,50
• 4 Günlük (96 saat): €27,00
• 5 Günlük (120 saat): €34,00
• 6 Günlük (144 saat): €38,50
• 7 Günlük (168 saat): €42,50​

Bu kartlar, GVB’nin resmi satış noktalarından, bilet makinelerinden veya çevrimiçi olarak satın alınabilir.

​✅ 1 gün geçerli Amsterdam GVB toplu taşıma biletinizi internetten de satın alabilirsiniz, tıklayın.

Tek Binişlik Biletler

GVB’nin sunduğu tek binişlik biletler, 1 saatlik süre boyunca geçerlidir ve bu süre zarfında aktarma yapılabilir. Biletler, otobüs ve tramvaylarda şoförlerden veya bilet makinelerinden temin edilebilir.​

Tek Binişlik Bilet Fiyatı (2025):

• 1 Saatlik Bilet: €3,40​

Bu biletler, kısa mesafeli veya az sayıda toplu taşıma kullanımı planlayan ziyaretçiler için uygundur.​

Hangi Bileti Seçmeliyim?

• Kısa Süreli ve Az Kullanım İçin: Eğer Amsterdam’da kısa süreli kalacak ve toplu taşıma araçlarını günde 2 defadan az kullanacaksanız, tek binişlik biletler sizin için daha ekonomik olabilir.​
• Yoğun Kullanım ve Uzun Süreli Kalış İçin: Günde 3 veya daha fazla toplu taşıma kullanımı planlıyorsanız veya şehirde birkaç gün geçirecekseniz, GVB günlük kartları maliyet açısından daha avantajlı olacaktır.​

Örneğin, günde 3 kez toplu taşıma kullanımı planlayan bir ziyaretçi için:​

• Tek Binişlik Biletlerle Günlük Maliyet: €3,40 x 3 = €10,20
• 1 Günlük GVB Kartı Maliyeti: €9,50​

Bu durumda, günlük kart kullanımı daha ekonomik olacaktır.​ Seyahatinizi planlarken, toplu taşıma kullanım sıklığınızı göz önünde bulundurarak en uygun bilet seçeneğini tercih etmeniz, hem bütçeniz hem de konforunuz açısından faydalı olacaktır.

Amsterdam’ın ünlü yöresel lezzetleri

Amsterdam sadece tarihi ve kültürel zenginlikleriyle değil, aynı zamanda yöresel lezzetleriyle de damakta iz bırakan bir şehir. Şehirde dolaşırken, sokak lezzetlerinden geleneksel yemeklere kadar pek çok farklı tatla karşılaşabilirsiniz. Bu bölümde, Amsterdam’da ne yenir sorusunun cevabını bulabileceğiniz yöresel lezzetleri sıralayacağım. Daha kapsamlı bir liste için Amsterdam’da Ne Yenir? başlıklı yazımıza da göz atabilirsiniz. 😊

Broodje Haring

Amsterdam’ın en geleneksel sokak lezzetlerinden biri. Haring (ringa balığı), ince doğranmış soğan ve turşuyla birlikte küçük bir ekmek arasında servis edilir. Balık severler için denenmesi gereken özgün bir tat.

Bitterballen

Kızartılmış, dışı çıtır içi kremalı et dolgulu bir atıştırmalık. Genellikle dana eti kullanılır, ancak bazı tariflerde domuz eti de bulunabilir (muhtemelen domuz eti). Sipariş verirken içeriği sormakta fayda var.

Patat

Kalın kesilmiş, çıtır kızartılmış Hollanda patates kızartması. Üzerine fritessaus (mayonez benzeri sos) gibi çeşitli soslar eklenerek servis edilir. Vejetaryen bir seçenektir.

Kaas

Hollanda’nın meşhur peynirleri arasında Gouda ve Edam öne çıkar. Genelde vejetaryen olan bu peynirler, bazı çeşitlerinde hayvansal maya içerebilir.

Stroopwafel

İki ince waffle arasında erimiş karamel şurubu bulunan tatlı. Sıcak kahvenin üzerine koyup yumuşatarak yemeniz önerilir. Vejetaryen bir atıştırmalıktır.

Oliebollen

Yılbaşı dönemine özgü bir tatlı olan oliebollen, pudra şekeriyle servis edilen kızartılmış hamur toplarıdır. Vejetaryen bir tatlıdır.

Stamppot

Patates püresi ile sebzelerin karıştırıldığı geleneksel bir yemek. Genellikle yanında rookworst (füme sosis) ile sunulur (muhtemelen domuz eti). İçeriğe dikkat ederek sipariş verin.

Erwtensoep

Bezelye çorbası, kış aylarında oldukça popülerdir. İçinde genellikle füme sosis veya domuz eti bulunur.

Appeltaart

Hollanda usulü elmalı turta. Genelde vejetaryen bir tatlıdır, ancak bazı tariflerde hayvansal jelatin olabilir.

Poffertjes

Mini boyutlu, kabarık Hollanda pankekleri. Üzerine pudra şekeri serpilerek servis edilir. Vejetaryen bir tatlıdır.

Pannenkoeken

Büyük, ince Hollanda krepleri. Tatlı veya tuzlu malzemelerle hazırlanır. İçeriğine göre vejetaryen olabilir.

NOT: Amsterdam’da bazı geleneksel yemeklerde domuz eti bulunabilir. Sipariş verirken içeriği mutlaka sormak faydalı olur. Eğer İslami hassasiyetleriniz varsa, alternatif lezzetleri tercih edebilirsiniz.

Amsterdam’da alışveriş için nereler gezilir?

Amsterdam sadece tarihi ve sanatıyla değil, alışveriş seçenekleriyle de göz kamaştırıyor. Şehir, hem büyük markaların mağazalarını hem de butik dükkanları bir arada sunuyor. Sokak pazarları, antikacılar ve hediyelik eşya dükkanları ile alışveriş keyfini farklı noktalarda yaşayabilirsiniz. Bu bölümde, Amsterdam’da alışveriş yapabileceğiniz en popüler bölgeleri ve pazarları sıralayacağım. 😊

Kalverstraat Caddesi

Amsterdam’ın en ünlü alışveriş caddelerinden biri olan Kalverstraat, dünya markalarının mağazalarıyla dolu. Burada Zara, H&M, Mango gibi zincir mağazaların yanı sıra yerel butiklere de rastlayabilirsiniz. Alışverişin kalbinin attığı bu cadde, şehir merkezinden Dam Meydanı’na kadar uzanır.

Damrak Caddesi

Centraal İstasyonu’ndan Dam Meydanı’na kadar uzanan bu cadde, hediyelik eşya dükkanları ve restoranlarıyla ünlü. Damrak, alışverişe başlamadan önce Amsterdam’a adım attığınız ilk noktalardan biri olabilir.

Leidsestraat

Biraz daha şık ve butik alışveriş yapmak istiyorsanız, Leidsestraat tam size göre. Tasarım dükkanları, lüks markalar ve şık kafelerle dolu bu cadde, hem alışveriş hem de keyifli bir yürüyüş için ideal.

De Negen Straatjes (9 Sokaklar)

Amsterdam’ın en sevilen alışveriş bölgelerinden biri. Kanallar arasında yer alan 9 küçük sokak, vintage mağazalar, tasarım butikleri ve yerel markalarla dolu. Büyük zincir mağazalardan uzak, özgün alışveriş yapmak isteyenler için mükemmel bir rota.

Çiçek Pazarı (Bloemenmarkt)

Dünyanın yüzen çiçek pazarı olan Bloemenmarkt, sadece laleleriyle değil, hediyelik eşyalarıyla da ünlü. Amsterdam’a özgü hediyelikler almak için en uygun yerlerden biri. Özellikle lale soğanları burada bolca bulunur.

Albert Cuypmarkt Pazarı

Amsterdam’ın en büyük açık hava pazarı olan Albert Cuypmarkt, tekstil ürünlerinden taze meyve-sebzeye, peynirden sokak lezzetlerine kadar her şeyi bulabileceğiniz bir pazar. De Pijp semtinde yer alan bu pazar, hem alışveriş yapmak hem de yerel halkla iç içe olmak için güzel bir fırsat.

Waterlooplein Bit Pazarı

Antika eşyalar, vintage kıyafetler ve ikinci el ürünler bulabileceğiniz Waterlooplein, Amsterdam’ın en eski bit pazarı. Her ziyaretinizde farklı bir hazineye rastlayabilirsiniz. Özellikle pazarlık yapmayı seviyorsanız, burası tam size göre!

Amsterdam’dan ne alınır?

Amsterdam’dan dönerken hem kendinize hem de sevdiklerinize özgün hediyeler almak istiyorsanız, şehir tam bir alışveriş cenneti. Hem geleneksel hem de modern hediyelik seçenekleriyle dolu. Bu bölümde, Amsterdam’dan ne alınır? sorusunun cevabını bulabileceğiniz popüler ürünleri sıralayacağım. Daha detaylı bilgi için Amsterdam’dan Ne Alınır? başlıklı yazımıza da göz atabilirsiniz. 😊

Tahta Ayakkabılar

Hollanda’nın sembollerinden biri olan tahta ayakkabılar (klompen), en klasik hediyeliklerden. Minyatür boyutlarda magnet olarak veya dekoratif amaçlı satılıyor. Özellikle çiçek desenli modeller turistler arasında oldukça popüler.

Peynir

Hollanda denince akla gelen ilk şeylerden biri peynir. Gouda, Edam, Leyden gibi çeşitler Amsterdam’daki peynir dükkanlarında bolca bulunur. Çoğu dükkanda tadım yapabilir, damak zevkinize uygun peyniri seçebilirsiniz.

Seramik & Porselen

Delft mavi seramikleri, Amsterdam’dan alabileceğiniz en özel hediyeliklerden. Geleneksel Hollanda desenleriyle süslenmiş tabaklar, fincanlar veya minyatür evler hem şık hem de anlamlı bir hediye alternatifi.

Lale Soğanı & Tohum

Hollanda’nın ünlü laleleri, lale soğanı ya da tohum olarak satılıyor. Çoğu ülkede gümrükte sorun yaşanmaması için özel ambalajlarda satılıyor. Eğer bahçeniz veya balkonunuz varsa, Amsterdam’ın çiçeklerini kendi evinize taşıyabilirsiniz.

Stroopwafel

İki ince waffle arasında karamel şurubu bulunan stroopwafel, Amsterdam’dan götürülebilecek lezzetli bir atıştırmalık. Marketlerde ve hediyelik eşya dükkanlarında paketli olarak satılıyor.

Ajax taraftar ürünleri

Futbol severler için Ajax kulübüne ait taraftar ürünleri güzel bir hediye seçeneği olabilir. Formalar, atkılar, şapkalar gibi birçok farklı ürün Amsterdam’daki spor mağazalarında bulunabilir.

Amsterdam’a kadar gelmişken gezilebilecek yerler

Hazır Schengen vizeniz varken ve Amsterdam’a kadar gelmişken, çevredeki diğer güzel yerleri de keşfetmek isteyebilirsiniz. Şehir merkezine yakın konumda bulunan, trenle veya otobüsle kolayca ulaşabileceğiniz bu bölgeler, Amsterdam gezinizin keyfini katlayacak. İşte Amsterdam’a kadar gelmişken gezilebilecek yerler:

Volendam

Renkli evleri, balıkçı tekneleri ve geleneksel kıyafetleriyle ünlü Volendam, tipik bir Hollanda balıkçı kasabası. Taze deniz ürünleri tadabilir, liman boyunca yürüyüş yapabilirsiniz. Amsterdam’dan 30 dakika süren bir otobüs yolculuğu ile kolayca ulaşabilirsiniz.

Marken

Marken, geleneksel ahşap evleri ve deniz kenarındaki huzurlu atmosferiyle öne çıkan bir yarımada kasabası. Volendam’a yakın konumda, oradan tekneyle de geçebilirsiniz. Burada yürüyüş yapabilir, deniz kenarındaki kafelerde dinlenebilirsiniz.

Zaanse Schans

Amsterdam’ın kuzeyinde, yel değirmenleri, peynir çiftlikleri ve geleneksel ahşap atölyeleri ile ünlü Zaanse Schans, Hollanda’nın klasik simgelerini bir arada görebileceğiniz bir açık hava müzesi gibi. Trenle 20 dakika uzaklıkta.

Brüksel

Eğer vaktiniz biraz daha genişse, Belçika’nın başkenti Brüksel de listenize girebilir. Amsterdam’dan trenle yaklaşık 2 saat süren bir yolculukla ulaşabilirsiniz. Grand Place, Atomium ve çikolatalarıyla ünlü Brüksel, günübirlik ya da kısa konaklamalı bir ziyaret için ideal.

• ✅ Brüksel’de Gezilecek Yerler başlıklı yazım için tıklayın.
• ✅ Brüksel’de Nerede Kalınır? başlıklı yazım için tıklayın.

Paris

Amsterdam’dan biraz daha uzak ama yüksek hızlı trenle yaklaşık 3,5 saat gibi kısa bir sürede ulaşabileceğiniz Paris, Avrupa’nın romantik başkentlerinden biri. Eyfel Kulesi, Louvre Müzesi ve Notre-Dame Katedrali gibi ikonik yapıları görebilir, Seine Nehri boyunca keyifli yürüyüşler yapabilirsiniz. Eğer birkaç gün ayırabiliyorsanız, Amsterdam seyahatinizi Paris’le birleştirmek unutulmaz bir deneyim sunar.

• ✅ Paris’te Gezilecek Yerler başlıklı yazım için tıklayın.
• ✅ Paris’te Nerede Kalınır? başlıklı yazım için tıklayın.

Köln

Almanya’nın batısında yer alan Köln, Amsterdam’dan trenle yaklaşık 3,5 saat uzaklıkta. Köln Katedrali gibi Gotik mimarinin başyapıtlarından birini görebilir, Ren Nehri kıyısında dolaşabilir ya da şehrin meşhur çikolata müzesini ziyaret edebilirsiniz. Farklı bir kültür ve atmosfer arayanlar için ideal bir rota.

• ✅ Köln’de Gezilecek Yerler başlıklı yazım için tıklayın.
• ✅ Köln’de Nerede Kalınır? başlıklı yazım için tıklayın.

Lahey (Den Haag)

Hollanda’nın idari başkenti olan Lahey, Amsterdam’a trenle yaklaşık 50 dakika mesafede. Uluslararası Adalet Divanı’na ev sahipliği yapan şehirde, Mauritshuis Müzesi’nde Vermeer ve Rembrandt gibi sanatçıların eserlerini görebilirsiniz. Ayrıca Scheveningen Plajı’nda deniz havası alabilirsiniz.

Rotterdam

Modern mimarisi, limanı ve canlı kültürel yapısıyla ünlü Rotterdam, Amsterdam’a trenle yaklaşık 40-50 dakika mesafede. Küp Evler, Erasmus Köprüsü ve şehirdeki sanat galerileri ile farklı bir Hollanda deneyimi sunar.

Utrecht

Kanalları, tarihi kiliseleri ve şirin sokaklarıyla Utrecht, Amsterdam’a sadece 30-40 dakika uzaklıkta. Daha sakin bir şehir arıyorsanız, Utrecht’in kanal kenarındaki kafelerinde vakit geçirmek hoş bir mola olabilir.

Bu çevre gezileriyle Amsterdam seyahatinizi renklendirebilir, Hollanda’nın farklı yüzlerini keşfedebilirsiniz.

Özet olarak Amsterdam’da nereler gezilir?

Amsterdam, kanalları, müzeleri, tarihi sokakları ve renkli semtleriyle dolu dolu bir şehir. Eğer ilk kez bu şehri ziyaret ediyorsanız, mutlaka görmeniz gereken yerlerin başında şunlar geliyor:

• Dam Meydanı ve çevresindeki Kraliyet Sarayı, Nieuwe Kerk
• Rijksmuseum, Van Gogh Müzesi ve Stedelijk Müzesi gibi dünyaca ünlü sanat galerileri
• Şehrin ruhunu hissettiren Amsterdam Kanalları ve kanal turları
• Dokunaklı hikayesiyle Anne Frank’ın Evi
• Begijnhof, Jordaan ve De 9 Straatjes gibi yerel dokusunu koruyan mahalleler
• Eğlenceli ve biraz sıra dışı yerler arıyorsanız Madame Tussauds, The Amsterdam Dungeon, Ripley’s Believe it or Not
• Doğa ve huzur için Vondelpark ve Hortus Botanicus

Eğer alışveriş yapmak istiyorsanız:

• Kalverstraat, Leidsestraat, De 9 Straatjes gibi caddeler
• Albert Cuypmarkt ve Waterlooplein gibi pazarlar

Yeme içme konusunda ise stroopwafel, peynir, patat ve broodje haring gibi lezzetleri denemeyi unutmayın. Tabii ki, İslami hassasiyetleriniz varsa yemeklerin içeriklerini mutlaka kontrol edin. Özellikle bazı etli yemeklerde domuz eti bulunabilir.

Konaklama için:

• Tarihi Merkez (Binnenstad): Merkezi ama kalabalık
• Grachtengordel (Kanallar Bölgesi): Romantik ve huzurlu
• Jordaan: Sanat ve yerel hayatın kalbi
• Leidseplein: Eğlenceye yakın olmak isteyenler için
• Oud-Zuid: Müzeler ve yeşil alanlara yakın, şık ve sakin

Otel tavsiyesi için:

Daha önceden 2 kez kaldığım 3 yıldızlı 🏨 ibis Amsterdam Centre oteli ile son Amsterdam seyahatimizde konakladığımız 4 yıldızlı 🏨 Park Plaza Victoria şehirdeki en popüler tesisler arasında yer alıyor.

Şehri gezmek için toplu taşıma, bisiklet ya da yürüyüş en iyi seçenekler. GVB günlük kartları, yoğun gezecekler için ekonomik bir ulaşım imkanı sunuyor. Tek binişlik biletler ile kıyasladığınızda, toplu taşımayı sık kullanacaksanız günlük kart daha avantajlı.

Şehirdeki en popüler tur ve aktivitlerin biletini ise mutlaka önceden satın alın:

• ✅ Kanallarda 1 Saatlik Tekne Turu
• ✅ Rijksmuseum Giriş Bileti
• ✅ Van Gogh Müzesi Giriş Bileti

Amsterdam’dan sonra çevreyi keşfetmek isterseniz:

• Volendam, Marken, Zaanse Schans gibi kasabalar
• Rotterdam, Utrecht gibi şehirler
• Biraz daha uzaklaşıp Brüksel gibi farklı bir ülkeyi görmek de mümkün.

Amsterdam’da gezilecek yerlerle ilgili sıkça sorulan sorular